30 Ekim 1918 de imzalanan Mondros Mütarekesi ve 10 Ağustos 1920 de imzalanan Sevr Antlaşması hükümlerine dayanarak İtilaf

Devletleri Anadolu'yu paylaşıyordu.

Maraş ve Antep'i Fransızlar, Antalya ile Konya'yı İtalyanlar, Ege Bölgesini Yunanlılar, İstanbul'u da İngilizler işgal etmişti. İngilizler ayrıca, Mustafa Kemal Samsun'a ayak bastıktan iki gün sonra kargaşa çıkarsınlar diye Rumları da yanlarına alarak önce 200 askerle sonrada 1000 kişilik bir orduyla Samsun'a asker çıkardılar. Bu işgaller kafi değilmiş gibi Kars ve Erzurum havalisinde bir Ermenistan, eski Bizans’ı ihya içinde Trabzon'da Rum Pontus Devleti kuruluyordu.

Vatanın her karış toprağı düşman çizmesi altında kalması herkesi ta kalbinden vurmuştu. Her evde yaşlı bir çift göz, sızlayan yürek vardı. Maraş ve Antep'liler düşman ilerleyişini durdurmak için başla, gözle ellerindeki mahdut imkanla, kazma ile, kürekle, taşla, sopayla direnerek karşı koydu.

Top yok, mermi yok, ordu yok. İşte bu karanlık günlerde ortaya atılan Mustafa Kemal’e halk aradığını bulmuştu.

Mustafa kemal: " Kaynağımız yoktur. Tek Kaynağımız Türk halkının ta kendisidir." diyordu.

23 Nisan 1920 de TBMM. kuruldu. Anadolu topyekûn silaha sarıldı, yokluklar içinde yeni bir ordu kuruldu. Yediden yetmişe Şahlanıverdi Ata'sının ardından.

....... .... .... ....

KURTULUŞ

SAVAŞINDA

KADINLARIMIZ

Her tarafın ateş çemberi haline geldiği bu ortamda babası, kocası, nişanlısı kardeşi cephede düşmanla göğüs göğse çarpışırken, dünya medeniyetinin yaratılmasında büyük katkısı bulunan, nice devletler kuran, nice kadın sultanlar yetiştiren, çağ kapatıp çağ açan bu şanlı milletin kadınları hiç boş durur mu. Onlar da silaha sarıldılar.

(*)Gördesli Makbule, Nene Hatun, Halide

Onbaşı(Halide Edip Adıvar), Nezaket Onbaşı ( Nezahet Baysen), Şerife Bacı, Fatma Seher(Kara Fatma), Halime Çavuş (Kocabıyık), Hafiz Selman İzbeli, Tarsus'lu Kara Fatma, Yirik Fatma, Naciye Hanım, Saime Hanım, Sultan Hanım, Süreyya Sülün Hanım cephelerde destanlar yarattılar, kimi 10 kişilik, kimi 300 kişilik milis kuvvetlerine komutanlık yaptılar, kimi Fransız askerini tuzağa düşürdü, Her biri düşmana kan kusturdu. Kimi çarpışma anında kafasından, kimi bacağından yaralandı. Kimi vurularak şehit düştü. Kimi mermi taşırken donarak can verdi. Bazıları onbaşı bazısı üsteğmen rütbesine kadar yükseldi. Her biri vatanın düşmandan temizlenmesinde, harikalar, destanlar yarattı.

Sadece bu mu? Bunlar cephede düşmanla boğuşurken yine kadınlarımız hazırladıkları yiyecekleri, diktikleri - dokudukları - ördükleri giyecekleri ta ön safta dönüşen askerlerimize kadar iletiyorlardı. Kimi kadınlarımız hasthanelerde, çadırlarda yaralılarımızın yarasını sarmak için gönüllü hemşire olarak göreve koşuyordu.

Toprak boş bırakılamazdı. İşlenmesi, üretilmesi gerekiyordu. kimi de can hiraş çift sürdü. Bel belledi. Kazma kazdı. Yaşlılara, yoksullara, öksüz çocuklara sahip çıktı.

Yediden yetmişe kadını erkeği ile vatanın düşmandan temizlenmesi, geldiğine bin pişman edilmesi, Türk'ün Yücelik ve yenilmezliğinin tarih sayfalarına altın harflerle tekrar tekrar yazdırılması sonucu Gazi Mustafa Kemal Paşa'nın önderliğinde "Yeni Türkiye Cumhuriyeti Devleti"miz kuruldu. Dünya devletleri arasında saygın yerini aldı. Suratle imar - ihya çalışmaları başlatıldı.

TÜRKİYE YARDIM

SEVERLER

DERNEĞİNİN

KURULUŞU

Kurtuluş Savaşında kadınlarımızın inanılmaz derecedeki mücadeleci katkılarını yakından gören Atatürk'ün talimatıyla Kırklareli Milletvekili Fuat Umay tarafından, yardımların yoksul kadınlara ve onlar vasıtasıyla çocuklara ulaşmasını sağlamak amacıyla 19 Şubat 1928 de Himaye - i Etfal Cemiyeti kurudu, Cemiyetin İlk Yönetim kurulu

Mevhibe İnönü’nün Onur Başkanlığında;

Fuat Umay, Reşide Bayar, Fıtnat Çakmak, Belkıs Otman, Melahat Özbudan, Nevber Seviktekin,Tezer Taşıyan, Nimet Uybadın, Sevda Ant'tan oluşmuştu.

Zaman sonra Atatürk: "Yoksul kadın olamaz. Kadın bizatihi yüksek bir varlıktır" diyerek, cemiyetin adını " Yardımseverler Derneği" olarak değiştirdi.

1941 Yılında kamu yararı statüsüne kavuşturuldu.1955 te 19 Şubat'dan itibaren " Yardımseverler Derneği'nin kutlama haftası olarak kararlaştırıldı. Derneğin Anadolu'da yayılması üzerine 1975 Yılında başına "Türkiye" kelimesi eklenerek, " Türkiye Yardımseverler Derneği " adını aldı.

TÜRKİYE YARDIMSEVERLER

DERNEĞİ

ORDU ŞUBESİ

Halkın yararına olan her hizmet için büyük duyarlılık gösteren Ordu insanı, Türkiye Yardım Severler Derneği'nin, Yurdun her tarafında yayılması üzerine rahmetle andığım, bu şehrin sosyal ve kültürel hayatında öncü rol oynayan, Ordu Belediyesi Karadeniz Tiyatrosu'nun cesaretli ilk kadın oyuncusu Emekli Öğretmen Edibe Akyol, Fahri Çelebi, Sevinç Özel, Asuman Aydın, Tomris Akdağ, Yusuf Yurdakul, Feyza Yener, Gülten Sezer, Seylan Ergen ve arkadaşları 1967 Yılında " Türkiye Yardımseverler Derneği Ordu Şubesinin kuruyorlar. Edibe Akyo hızla teşkilatlanarak, üye sayısını artırıyor ve etkin faaliyetler göstererek derneği, her kesim tarafından desteklenen, saygınlık gören bir duruma getirip sağlam temeller üzerine oturtuyor ve vefatına kadarda başkanlığını yapıyor. Kendini tanımaktan mutluluk duyduğum Akyol'un Başkanlığı zamanından (1985) bu yana derneğin üyesi bulunmaktayım. Daha sonra Ordu'nun

renkli siması Fahri Çelebi Başkan oldu. Geleneksel olarak Dernek Başkanları da, yönetim kurulu üyeleri de kadınlardan oluşmakta iken Fahri Çelebi bir farkındalık yarattı. Türkiye genelinde bir - iki erkek başkandan biri olmak üzere yönetim kurulu kadın arkadaşları tarafından Başkanlığa getirildi. Ankara'da yapılan Genel Kurultaylarda Değişmez Divan Başkanı olarak renkli kişiliğini yurt genelinde tanınır kıldı. O'nun Başkanlığı sırasında sayın vali eşlerini Onur Başkanı olarak, Belediye Başkan hanımlarını da dernekle bütünleştirerek, derneğe ayrı bir renk ve canlılık kazandırdı. Şehirde yapılan sosyal, kültürel faaliyetlerde dernek olarak katkı sundu. Daha sonra işlerinin yoğunluğu nedeniyle Başkanlık Emine Vildan Yeşiltepe'ye geçti. O yıllarda her ikimizde Danışma Kurulu Üyesi olduk. Çalışmalarını çeşitlendirerek içte ve dışta yaygınlaştırma yanında derneğe hizmet binası kazandıran Emine Vildan Yeşiltepe özverli çalışmalarda bulundu. Kendi isteği ile ayrılma durumunda kalması üzerine Bugün dernek iki dönemdir eski yönetim kurulu üyesi ve Başkan Yardımcısı Neriman Boğukoğlu Başkanlığında faaliyetlerini yürütmekte iken, 8 Şubat 2025 Cumartesi Günü Saat: 13.00 de Ordu Musiki Cemiyeti Salonunda derneğin olağan Kongresi yapıldı.

Seçim Sonrası, Yönetim Kurulu Asil Üyeliklerine;

Neriman Boğukoğlu, Hasan Eren, Nilgün Eren, Nerimin Özyurt,

İfaket Deniz, Sakine Aktürk, Ayfer Kuğuoğlu,

Denetim Kurulu Asil Üyeliklerine;

Öznur Türkmen, Deniz Öztiryaki

Gülhane Alyurt

Danışma Kuruluna;

Servet Yerli, Emine Vildan Yeşiltepe ve Nurdal Arol

Seçildiler.

Yeniden seçilen arkadaşlara üstün başarılar diliyorum.

Sevgi ve saygılarımla.

(*)- Kurtuluş Savaşı Kadınlarının adları. (Düzen.com.tr)