Ülkemizde namus kavramı anlayışı çarpıtılarak kadına indirgenmistir bunu da bana göre bile isteye yapılmıştır.

Çünkü Kadınları daha rahat sömürüp onların üzerinden siyaset ve din inşa etmek üzere çarpıtılmıştır.

Namus kavramını Kadının apış arasına sıkıştırıp gerçek namussuzlukları görmemezlikten gelemeyiz..

Namus çünkü insanın beynindedir.

Bankamatik sırasında öne geçipte başkasının sırasını gasp etmenin gerçek namussuzluk olduğunu; trafik yoğunken, tıkalıyken arabanı kenara dörtlüleri yakıp bırakıp gidebilmenin ya da korna çalarak herkesi taciz ederek hakkın olmayan yolu istemenin ,ya da kamu da memurun normal yaptığı işini yokuşa sürüp yapmayıp hakkı olmayan bir şeyi talep etmenin  gerçek namussuzluk olduğunu; görevi ihmale neden olan merhametin namussuzluk olduğunu anlatabilirsek, yavaş yavaş namus, genital bölgelerden çıkıp, frontal kortekse  gelecek. Bizi insan yapan şey de bu olacak.

Batı toplumlarında kimin kiminle düşüp kalktığının hiçbir önemi yoktur ama orada bir vergi kaçırırsan sana o ülkeyi dar ederler.

İşte ona da biz gelişmiş toplum diyoruz.

Eğer bir ülkede yolsuzluk, rüşvet, haksızlık, adaletsizlik, hukuksuzluk, baskı, zulüm, şiddet, en büyük ahlaksızlıklar insanların gözleri önünde yapılıyorsa ve insanlar bunları görüp te görmemezlikten geliyorsa en büyük namussuzluk budur...

Hak yememekte namustur, Adaletsizlik yapmamakta namustur, Yalan söylememekte namustur, İhanet etmemekte namustur, Verdiğin sözü tutmakta namustur,Emanete hıyanet

etmemekte namustur, Hak yememekte namustur, Hırsızlık yapmamakta namustur, Rüşvet  yememekte namustur Namus yaşanabilir daha güzel ve onurlu bir yaşamı oluşturan tüm değerlerdir.

Tekrar edelim, Namus eşittir KADIN değildir...