Sadaka vermek,

Hasta ziyareti yapmak,

Yetimleri, yoksulları araştırmak vs hepsi güzeldir.

En çok dikkat edilecek şey ise dilimize hakim olmaktır.

Bunca yıllar dilimiz ile nice gönüller yıktık,dostlarımızı üzdük.

Susmamız gereken yerde lüzumsuzca konuştuk.

İnsanları güldürme adına gereksiz şakalar, fıkralar, daha neler neler çıktı bu ağzınızdan.

Ömrümüzün büyük bölümü boş sözleri anlatmak veya dinlemekle geçti.

Gelin bizi Rabbimizin huzurunda mahçup edecek sözlerimizden vaz geçme adına dilimize oruç tutturalım.

Siz siz olunda hiç bir kul ile alay etmeyin.

İnsanlara lakapları ile hitap etmeyin.

Gıybet edeceğini anladığınız insanlardan uzak durun.

Başkasının kusurlarını ancak kendini bilmezler araştırır.

Biz kendimiz ile uğraşalım.

Alimler ne güzel söylemişler.

“Sükut ettiğime pişman olmadım,

Konuştuklarımın çoğuna pişman oldum”

Bu zamanda telefon ile yapılan konuşmalara çok dikkat edilmeli.

Sosyal medyada paylaşımlara dikkat etmeli, aslını bilmediğimiz şeyler paylaşılmamalı.

Son söz: lütfen eve gelin insanlara saygılı olma adına telefon ile oynamayalım.

Hatta misafir giderken veya eve misafir geldiğinde telefonumuzu kapatalım.

Şimdi bazılarınızın gülerek şöyle dediğini duyar gibiyim,

“Misafirlik öldü duymadın mı?”

Cuma günü şu duaları gönülden niyaz edelim;

“Allâh’ım! Beni, Sen’in muhabbetinle ve sevgisi Sen’in katında fayda verecek olan kimsenin muhabbetiyle rızıklandır…

Allâh’ım! Bana ihsân ettiğin ve benim de kendilerini sevdiğim nîmetleri, Sen’in sevdiğin ve râzı olduğun amelleri işleyebilmem husûsunda bir kuvvet kıl…

Allâh’ım! İstediğim hâlde bana vermediğin şeyleri de, zihnimi Sen’in sevdiğin şeylerle meşgul etmeme ve tamâmen Sen’in tâatine yönelmeme bir sebep kıl.” (Tirmizî, Deavât, 73/3491)

Yâ Tevvâb! Ey tevbeleri kabul edip, günahları bağışlayan!.. Yâ Gafûr! Ey affı ve mağfireti bol olan Allah’ım! Mübarek Cum’a gününü bizlere bereketli kıl, Senin rızan için sevgi ve muhabbet içinde geçirmeyi ve ihya etmeyi nasip eyle, tövbemizi, şükrümüzü, hamdimizi, dualarımızı ve niyazlarımızı kabul eyle… Hastalıklarımızın şifa bulmasına, sıkıntılarımızdan kurtuluşa, zalimlerin zulmünden haset edenlerin hasedinden şerli kişilerin şerlerinden emin olunmasına vesile eyle… Ümmet-i Muhammed’e rahmetinle muamele eyle! Ümmet-i Muhammed’i cehalet, tefrika ve fitne hastalığından muhafaza eyle!..

Ey Allah’ım! Rahmetinle, fazlınla ve kereminle gam ve kederlerimizi gider, hüznümüzü aç, düşmanlarımızı helâk et ve zelil kıl…

“Evlâdım! Yaptığın iyilik veya kötülük hardal tanesi ağırlığında bile olsa, bir kayanın içinde saklı da olsa, göklerin veya yerin herhangi bir noktasında bile bulunsa, Allah onu çıkarıp âhirette karşına getirir. Çünkü Allah her şeyi bütün incelikleriyle bilir, her şeyden hakkiyle haberdardır.” (Lokmân Sûresi,16)

 Bugün Cum’a!..

Yeni bir Cum’a gününe daha kavuştuk Elhamdülillah!..

Müminler olarak bizleri Cum’a gününe kavuşturan, yaptıklarımızın ve yapmamız gerektiği halde yapmadıklarımızın hesabını vereceğimiz, öldükten sonra bizi dirilten ve dönüş kendisine olan Yüce Rabbimize sonsuz hamd-ü senalar olsun…

Salâtü selâm, Tahiyyat-ü ikram ve her türlü ihtiram iki cihan serveri Peygamberimiz Rasul-i Ekrem Hz. Muhammed Mustafa Sallallahu Aleyhi ve Sellem Efendimize, O’nun Ehl-i Beyt'ine, Ezvâc-ı Tâhirât'ına, Âl ve Ashâbına, Etbâına ve onların nûrlu ve onurlu yollarını yol edinme gayretinde olanlara olsun…