Bugün yine iktibaslardayız. İktibas derken, hepsi de aktüel notlar. Başlıktan da anlaşılacağı gibi konular çok çeşitli. Hiç birinden de vazgeçemiyoruz.
*ÖNCE EĞİTİM, SONRA HÜKÜMET*
Öncelikle en çok tartışılan, millet-memleket ve gençliğin istikbâli için gerçekten önemli ve hayâtî bir niteliği bulunan, bu meyânda en âcil ve de hükümeti zora sokan tenkit konularının başında gelen eğitimle başlayalım.
*YENİ OKULLAR, İLK TALEBELER, KUŞ CIVILTILARI*
Eğitim deyince; yeni yapılan okullar, yeni dönem kayıtları, pırıl pırıl yeni talebelerle buluşma heyecanı, câmilerde kuş misâli çocuk cıvıltıları, kimilerinde hoca-talebe yıllar sonra buluşmalar, hasret gidermeler, kimi pişmanlıklar vs.
*LÜLEBURGAZ'DAN AKKUŞ'A*
Akkuş'tan başlıyoruz. Akkuş bizim görevde 2. durağımız. Geçen yazılarda hep ilk durak Lüleburgaz'ı anlattık ziyâret bağlamında. Burayı da ziyâret edeceğiz inşâllâh. Başta, aşağıya paylaşımını aldığımız ve Akkuş İHL müdürlüğünde bir nevî halef-selef olduğumuz müdür bey olmak üzere hayırlı olsuna gideceğimiz yerler var. Ayrıca uğrayacağımız dostlar.
*ARGAN YAYLASI, DERGİ ÇİÇEĞİ*
Geçen gün arandık. Okul dergi çıkaracaktı. Bu gerçekleşmiş. Çok sevindirici. Bizim de yazımızın olduğu dergiyi bir an önce görmek, tanıtıcı bir de yazı yazmak nasîp ve de bizim için büyük bir zevk olur. İnşâllâh deyip paylaşımlara geçelim. İşte buyrun:
*AKKUŞ'TA VİRA BİSMİLLÂH*
[3/7 01:43] Vira Bismillâh
2024-2025 eğitim öğretim dönemine yeni hizmet binasina taşınacak olan Akkuş İmam Hatip lisesi vira bismillah diyerek 5.siniflarda ilk öğrencilerini kaydetmeye basladi. Öğrencilerimize yeni eğitim öğretim döneminde başarılar diler kayıt için müracaat edecek 5. Sinif ve 9. Sinif öğrencilerini bekleriz.
[Mustafa BAL (Okul Müdürü)]
*OTOGAR CÂMİİ YIKILDI; ŞİMDİ KEMÂL ÇAKMAK'TAYIZ*
[2/7 23:48] Bize her yer namazgâh. Çünkü Fahr-i Kâinat Efendimiz [sallallahu aleyhi ve sellem] buyurdular: “Yeryüzü benim için bir temizlik vasıtası ve mescid kılındı.”
Biz namazgahımızı kapatmadık bize her yer mescid her yerde dinimizi gönüllere taşımaya devam ediyoruz, KEMAL CAKMAK ismi ile yeni yerimize taşındık geçen sene eski otogar camisinde bin bir sıkıntı ve sorunlarla boğuşarak  kuran kursumuzu bitirdik bu sene daha fazla daha kalabalık bir şekilde evlatlarımıza hizmet sunmaya devam ediyoruz. Herkesin bir hesabı var RABBİMİZİN de hesabı var buna inancımız tam, mescidimizde öğlene kadar iki sınıf, öğleden sonra iki sınıf ve ikindiden sonra 19 00'a kadar  bir olmak üzere 130 öğrenci ile 5 sınıfta ders yapıyoruz Rabbim neslimizi ahlaklı ve din iman selameti üzere daim eylesin.
(Şenol VAROL)
*FEŞELLİKTEN KIYMETİNİ BİLEMEMİŞİZ!*
Kıymetli Osman ÖZER hocam bizi es geçmiyor var olsun nezakette saygıda eşi benzeri yoktur uzaktan deyilde yakından tanıyın  okul yılları feşellikten kıymet bilememisiz
(Sâlih BURKAÇ)
*IRKÇILIĞIN ÖZÜNDE TANRI TANIMAZLIK VARDIR*
[3/7 00:57 Müstakim HAKSAL]
Aliya IZZETBEGOVİC: "Milliyetçilik Üzerine: Bilgisiz kimselerin zihinlerinde kargaşa yaratmak için başvurulacak ilk ve en etkili yol, milli olanla milliyetçi olan arasındaki farkı gözden kaçırmaktır. Aslında bu fark bazen sevgi ve nefret arasındaki fark kadar büyük olabilir. Milli duygulari olan bir insan, kendi halkını sever, onların kusurlarını da erdemlerini de kendi üstünde taşır, o halka aittir. Bir milliyetçi ise kendi halkını sevmekten çok başkalarından nefret eder, daha da önemlisi, uygulamada, başkalarının mülkü olan şeyi ister. Başkalarına ait farklılıkları boğar, hoşgörüsüzdür, fiziksel baskı uygular. Kendisine ait olanı savunmaz, olmayanı da ister. Aşırı milliyetçiliğin özünde Tanrı'ya inanç yoktur. Dünyanın bütün büyük dinleri şu basit hakikati öğretmeye çalışır (ve bütün hakikatler basittir): Sana yapılmasını istemediğin şeyi sen de başkasına yapma. Ya da öyle hareket et ki, davranışların herkes için geçerli olsun; ne sana göre değişsin ne de başkalarına göre"/ Aliya Izzetbegovic" (Dnevni Avaz, 8 Nisan 1999)
*KIŞKIRTANLAR SUÇ MAKİNELERİ!*
[4/7 10:38] Nuri Kahraman: Hepsi suç makinesi: Koğuş arkadaşlarını getirmiş
Kayseri’de bir tacizi bahane ederek  Suriyelilere ait iş yeri ve araçları yakanların göçmen kaçakçılığı,  taciz, hırsızlık, yaralama gibi suçlardan sabıkalı oldukları ortaya  çıkmıştı. Vandalları olay yerine taşıyan kamyoncu Z. Y. ’nin ifadesiyle  birçoğunun aynı zamanda cezaevlerinde aynı koğuşlarda kaldığı anlaşıldı.
*BU ÜLKE SÂHİPSİZ DEĞİL*
"Ya devlet başa, ya kuzgun leşe" demiş atalarımız. Bu ülke sahipsiz değil. 500 kişi gözaltında. Kamera kayıtlarından Kayseri anarşisinin elebaşıları tespit ediliyor. Onların nesi varsa el konularak zarar gören suçsuz insanların zararları tazmin edilir inşallah."
*BİLİRİM KUŞLAR UÇAR, BEN GÖÇERİM BİR YERLERE...*
"Bilirim Kuşlar uçar, senin gönlünü taklid için.
Ellerinden devşirir bahar çiçeklerini. Bir "Derya" dahi, Okyanus'tan bilir sonsuzluğun ederini..."                                     (S.Karakoç)
*GECENİN ARDI GÜNEŞ*
"Nasıl ki bir deniz o mâileri dalgalara katıp kıyıya vurmuyorsa. Nasıl ki koca gök boşluktaki yıldızları görünmez ellerle tutuyorsa. Nasıl ki gece ardında koca bir güneşi saklıyorsa. Benim yüreğim öyle! Koca bir âleme gebe! Sancılanır da sık sık, Rahman tutar Rahm'iyle.. Akıl korkar, kalb sevmekle sevinir.
*KIRKINDAN SONRA DEĞİL; FARKINDAN!*
Göçeceğini bile bile acep bu yaşamak nedir! Koca hasret, bir iç çekiş, her dem öteye meyil. Kırkından sonra değil farkından  sonra başlar hayat. Bazen olmaz. Bazen istediğini sunmaz hayat. Sunsa da uymaz!
*GÖÇ VARKEN YAŞAMAK NEREYE?*
Ya zaman yanlıştır. Ya Mekan. Belki de İnsan! Derinlerimde kadim bir hasretin nabız gibi atan hüznü var. Bazen diyorum, her seferinde kırılıp dökülmektense; galiba yalnızlık en iyisi.. Selâm ve dua ile... (Barış KERİMOĞLU)
*EYÜP AKÇAY KARDEŞİMİZ DUÂLARLA*
Ordu İmam-Hatip Okulumuzun 73 yılı ilk mezunlarından, Uzunköprü, İzmit, Bulancak, Ümraniye gibi kalabalık mevcutlu İmam Hatip Liselerinde yaptığı görevlerle tanınan ve şu an İstanbul Medipol Üniversitesi Fakülte Sekreterliğini sürdüren Erol AKÇAY hocamızın kardeşi Eyüp AKÇAY'ın bugün Ordu Gülyalı Mustafalı Mahallesi Camii'nden öğle sonrası kılınan cenâze namazına katıldık.
*EROL AKÇAY HOCA'NIN TEŞEKKÜR ve TESELLÎSİ*
Merâsim sonrası bir konuşma yapan Erol AKÇAY Hocamız, katılım gösteren, teşyî, tilâvet ve defin işlemlerine yardımcı olan, başta Ordu İmam-Hatip Okulu ve Yüksek İslâm Enstitüsü'nden vefâkâr arkadaşları, tüm komşu ve dostları, akrabaları, özellikle de İstanbul YİE'den arkadaşı olup bugün burada bulunarak duygularını da cemaat huzûrunda paylaşan Emekli vâiz ve müftülerimizden
*Trabzon'dan MUHAMMED TARAKÇI*
Hoca'ya teşekkür etti ve acılarımızı paylaşmak adına gösterilen bu ilginin kendileri için çok memnuniyet ve tesellîye medâr olduğunu vurgulamak sûretiyle tekrar tekrar hoşnutluğunu ifâde ederek, Rabbim cümlenizden râzı olsun duâsıyla sözlerini tamamladı.
*MEKÂNI CENNET, MAKÂMI ÂLÎ OLSUN*
Bizler de tekrar, adı gibi sabırlı, halim-selim, güler yüzlü, hoş sohbet Eyüp Bey merhum kardeşimize Yüce Âllâh'tan engin rahmetler diliyor, başta Erol Ağabey ve merhumun yakınları, çocukları, sevenleri ve câmiâmıza sabr-ı cemîller diliyor, cümleye sevgiler-saygılar sunuyoruz...
***   ***   ***
BUGÜNLÜK TE BU KADAR SEVGİLİ DOSTLAR
KİMSEYE NE DÜNYÂ, NE ÂHİRET OLMASIN DAR
YÂ RABBEL'ÂMÎN GAZZEMİZ BAŞTA OLMAK ÜZERE;
CÜMLE MAZLUMLARI ve İNSANLIĞI
ZÂLİMLERİN PENÇESİNDEN KURTAR...
Âmîn, Âmîn, Âmîn wes'selâm...