Bakıyorum da hala ayılmamış, sarhoş olanlar var aramızda.

Kazanmak güzel duygudur.

Sarhoş eder her insanı.

Ayakların yere basmaz,

Yanında yörende olanların da gazıyla bastığın yerlerin, attığın adımların farkına varamazsın.

Gayet normaldir.

Ancak; önemli olan içinde bulunduğun sarhoşluğun kısa süre içerisinde geçmesidir.

Bir an evvel ayılmak,

Gerçekleri görmek gerekir.

***

Ayılmak için etrafınız çok önemlidir.

Gerçeği görebilen, yanlışa sevk etmeyen, hakikati söyleme cesaretine sahip dostlar olmalı yanınızda yörenizde.

Ki; Osmanlı devrinde padişahların cuma selamlığına gidişinde, orada toplanan ahali; “Mağrur olma padişahım, senden büyük Allah var!” diye haykırırmış.

***

Çok daha kötüsü de yaşanmış.

MÖ 46'dan MÖ 44'e kadar hüküm süren Jullius Sezar'ın başına tarihin en ünlü ölümlerinden biri geldi.

Caesar, 40 politikacı arasında bir komploda 23 kez şiddetli bir şekilde bıçaklanarak yalnızca 55 yaşında öldü.

"SEN DE Mİ BRÜTÜS?"

15 Mart  MÖ 44'te Julius Sezar, en yakın arkadaşı Marcus Junius Brütüs  liderliğindeki kızgın bir grup senatör tarafından sırtından bıçaklandı.

Sezar'ın önce saldırganlara karşı koymaya çalıştığı, fakat Brütüs'ü görünce, bu sözleri (Et tu, Brutus?) söylediği ve karşı koymayı bıraktığı rivayet ediliyor.

***

Kazanmak güzel duygudur.

Sarhoş eder her insanı.

Dedim ya, bu sarhoşluğun uzun süreli devam etmesi büyük tehlike.

Doğruyu söyleyen, yanlışta uyaran dostlar olmalı yürüdüğünüz yolda.

Vatandaş çok bunaldı.

Bıçak kemiğe dayandı açıkçası.

Sorunlarına çözüm bekliyor.

Bakarsınız boğazı yırtılırcasına bağırır arkanızdan.

“Mağrur olma padişahım, senden büyük Allah var!”