Mademki; tasarruf hedefleniyor,
Enflasyonu düşürmek ve ekonomiyi rahatlatmak isteniyor,
Tasarruf öncelikle kamudan başlamalıdır.
Yapılan gereksiz harcamalar önlenmeli,
Gerçek ihtiyaçlar tespit edilip ihtiyaç dışı harcamaların önü kesilerek,
Kaynakların etkin ve verimli kullanılması planlanmalıdır.
Harcanan halkın parasıdır.
Özellikle resmi taşıt cenneti olan memleketimizde,
Mevcut araç sayısı gözden geçirilerek azaltılmalıdır.
Haberleşme giderleri,
Demirbaş alımı,
Temsil, tören ve ağırlama giderleri gibi harcamalar kontrol altına alınmak zorunda.
Ki; bu memlekette misafire ikram edilen kavrulmuş fındık parasının dahi halkın cebinden çıktığını biliyoruz.
***
Hz. Muhammed (sas) hasır üstünde yatar, dünyanın en sade insanı sıfatıyla yöneticileri israftan men ederdi. Büyük sahabe Ebu Zerr (ra), Şam valisinin görkemli sarayını görünce kükremiş, Hz. Muhammed'i (sas) örnek vermiş ve “Bu sarayı kendi paranla yapmışsan israf, halkın parası ile yapmışsan haram” demişti. (alıntı)
***
Halk üzerine düşeni yapar.
Memlekette bir şeylerin düzelmesi, kendi adına refah düzeyinin arması ve yaşam koşullarının olumlu yönde değişmesi için, bir zaman dişini hatta kemerini sıkar.
Konuşulmasın, lafta kalmasın, icraata geçelim.
Her kesim fedakârlığın altına elini koymalıdır.
Yazıktır, ayda 10 bin TL ile geçinmeye çalışan 16 milyon emekli,
Yazıktır, asgari ücretle geçinen binleri düşünerek ekonomik rahatlamaya ulaşılması için harekete geçin artık.
Fiyatlara bakılmıyor?
Eti unutanlar var.
En ucuz sebze meyve 50 TL.
***
Tasarruf için hükümet büyük adımlar atıp örnek olmalıdır.
İsraf bu ülkenin ekonomisine çok büyük yüktür.
Somut adımlar bekliyoruz.
Umuyoruz.
Görmek istiyoruz.
Yeter ki aynı koşullarda, aynı sıkıntıları çekelim.
Vatandaş kendisinden bir şeyler FEDA ederken,
Kimileri rahatını bozmaz aynı vaziyette devam eder KAR ederse, bir arpa boyu yol almamız mümkün olmaz.
Tek taraflı değil, topyekûn…
Hep birlikte…