İstanbul Başak Şehir Hastahanesinde  Dr. Kızım Şule Damadım Av.Muhammed Ali’nin Cuma akşamı icra ettiğimiz;

 Kına merasimine uzaktan yakından iştirak ederek bizi onurlandıran, dua ve selamları ile Meclisimizi bereketlendiren tüm akraba, dost, arkadaş ve kardeşlerime şükranlarımı sunuyorum.

Daimi bir akrabalığın kurulmasına candan destek veren kıymetli dünürüm Suat Demir’e ve değerli aile efradına yürekten teşekkür ediyorum.

Evlatlarımıza hayırlı geçim, mutlu ve sağlıklı bir ömür, salih bir nesil ve dinine, vatanına bağlı bir hayat diliyorum..

Bu vesileyle derleme yaptığım Bir Babadan Evladına Nasihatleri günümüze ışık tutması açısından paylaşıyorum;

Bak evlat!  dedi baba,

Sana bir nasihatim var;

Hayat hem kısa hem uzun,

Hayatı bir sınav olarak düşün,

Önemli olan kendine güveni kaybetme!

Hayatta en önemli şey sağlığındır, sıhhatindir,

Aldığın nefesindir,

Yediğin ekmeğin, içtiğin suyundur,

Duyan, işiten kulağındır,

Gördüğün gözlerindir ,

Konuştuğun ağzındır, dilindir ,

Tuttuğun ellerindir,

Yürüdüğün ayaklarındır,

Atan kalbindir, seven gönlündür,

Düşünen beynindir,

Danıştığın, tarttığın, hissettiğin  vicdanındır,

Sağlıklı vücundur ;

Gerisi teferruattır;

Zamanını boşa tüketme!

Boşuna harcama!

Ellerini aç ; Allah'a dua et; şükret Allah'a ,

Biz kullar birbirimizi unutsak da;

Yüce Allahım hiç bir kulunu unutmaz;

Hiç bir kulunu darda bırakmaz,

Önce Allah 'a Güven; Sonra kendine güven,

Allah bir çıkış yolu mutlaka gösterir.

Sevgili kızım;

Bir baba olarak sana bazı nasihatlerim olacak.

Umarım unutmazsın.

Milletini, devletini, bayrağını,dinini ve aileni her şeyin üzerinde tutacak; onları canın pahasına koruyacaksın.

Büyük insanların gayeleri, diğerlerinin hevesleri vardır.. Geldiğin yeri unutursan, gideceğin yolda kaybolursun. Hayatta öyle seçimler yap ki, kazandığın şeyler, kaybettiklerine değsin!

 Yanlış kalbe misafir olduysan oturmasını değil, kalkmasını bileceksin.

Bugün göz yumduklarımız, yarın bize göz açtırmayacak olanlardır! Geçmişte sana zarar vereni unut, ama asla o zararın sana neler öğrettiğini unutma.

Mühim olan yükseklere çıkıp hayata tepeden bakmak değildir; Mühim olan ne kadar yükselsen de her şeye eşit mesafeden bakabilmektir. Kalbi yorgun olanın dili keskin olurmuş. Ya kalbi yorgunun yanında olmayacaksın ya da yanında olduğunun kalbini yormayacaksın.

Hayatın bazı püf noktaları vardır. Eğer sen bunlara dikkat etmezsen; ömrünün geri kalanını, ‘tüh!’ noktalarında geçirirsin! Görünüşe aldanma; çünkü hiç bir şey göründüğü gibi değildir. Bugün hayat veren su, yarın seni boğabilir.

 İçinde öyle bir umut taşı ki onu senden kimse almasın. Gözlerin hep gülsün mutluluğu sende arasınlar ama onu öyle bir yere sakla ki gerçekten hakeden bulsun. Gönlünü yıkayıp arıtmamışsan, habire abdest alıp durmaktan fayda bekleme!

Yaşadığın yeri cennet yapmadığın müddetçe, kaçtığın her yer cehennemdir. Kalp bir bahçe gibidir. Onda mutlaka bir şeyler bitecektir. O halde güzel şeyler ek ki güzel şeyler bitsin. İnsan yaşadıkça anlıyor ki; Kendi kayığını kendin çekmezsen bir yerlere gidemiyorsun! Yüreğin Neredeyse, Hazinen de Oradadır.

Sabret ki her şey hissettiğin kadar derin ve sonsuz olsun. Sabret ki herşey gönlünce olsun.

Unutma kızım sen kocana cariye olursan kocan sana köle olur.

Evdeş olacağın adamdan her şeyi bekleme.

Beklenti çıtasını ne kadar düşük tutarsan evliliğin ömrü o kadar uzun olur.

O sesini yükselttiğinde sen alçalt.

Tebessüm yüzünde her an tazelenen bir çiçek olsun.

Ona taşıyamayacağı yükü yükleme.

Heveslerin ile evliliği yorma.

Bu yolda sen ona yoldaş ol, sırdaş ol, haldaş ol.

Dünyanın rengine aldanma, nelerim var diyene kanma.

Burada gördüğünü orada bulacağını sanma.

Burası naz evindi ama orası artık niyaz evin olacak.

Niyazını huzura tut, hazıra dayanma .

Eşinin  her derdine ilaç ol ki başına taç olasın.

Sana güvenim muhabbetim ile eştir.

Rabbim yar ve yardımcınız olsun.

Senin nezdinde tüm sağlık çalışanlarına Şükranlarımı sunuyorum

Allah herkese hayırlı kısmetler nasip etsin.haklarında hayırlı olan kimseleri gönüllerine razı etsin.

İbretli olması açısından yeri gelmişken bir anekdot’u da paylaşayım;

Babası yeni evlenen oğlunun evine tebriğe gider...

Oturunca bir Beyaz Kâğıt, bir Kalem ve bir Silgi getirmesini istedi.

Genç: "Niçin?" dedi.

Baba: "Hele sen getir."..dedi.

Genç kalem ve kâğıdı getirdi..

Silgi bulamamıştı.

Babası: "Koş bir silgi satın alıver", dedi.

Oğlu epey şaşırmıştı, ama dışarı çıkdı, bir silgi satın alıp getirdi,

babasının yanına oturdu.

Babası: "Yaz," dedi.

Genç: "Ne yazayım?"

Baba: "İstediğini yaz."

Genç bir cümle yazdı.

Baba: "Şimdi onu sil."

Oğlu sildi.

Baba: "Bir cümle daha yaz."

Oğlu: "Allah aşkına baba, ne istiyorsun ki?"

Baba: "Yaz bir daha."

Oğlu yazdı.

Baba: "Sil," dedi.

Oğlu sildi.

Baba yine: "Yaz," dedi.

Oğlu: "Allah aşkına desene baba bi defa, ne bu?"

Baba: "Hele sen yaazz"

Oğlu yazdı.

Baba: "Sil," dedi.

Oğlu tekrar sildi..

Baba sordu: "Kâğıt hala beyaz mı?"

Oğlu: "Evet. Ama mesele nedir?"

Baba oğlunun omzuna vurdu ve:

“İşte evlilik de böyledir, bir silgiye ihtiyacı vardır...

Evlilikte hanımından göreceğin ve hoşuna gitmeyecek bazı durumları silmek için bir silgi taşımalısın yanında... Hanımın da öyle bir silgi taşımalı beraberinde, senden sadır olacak ve hoşuna gitmeyecek şeyleri silmek için. Zira evlilik sayfası bir kaç gün içinde kapkara olacak... Kadının huyu para yokken; erkeğin huyu da para çokken anlaşılırmış. Her halükârda sınavda olduğunu unutma..

Sınavı kaybedersen, iki cihanın da harap olur. Eşinden sevgi ve saygı bekliyorsan; Sen de ona göstereceksin. Almadan vermek Allah'a aittir.

SİLGİ VE BİLGİ... İkisi de 5 harftir. Başlarındaki harfleri atarsak geriye ilgi kalır. İlgi olmadan ne silgiye ne de bilgiye ulaşabilirsin...

Evlilik kaderdir. Allah herkese, kadir kıymet bilenleri eş etsin.

Meveddet (sevgi saygı) içinde, gönül birlikteliği nasip etsin.

Rabbim iyilerle karşılaştırsın, ve karıştırsın.

Evli olanlara da huzur, sükunet, ülfet, bereket ihsan etmesi niyazımla…