Peki Sanata Sanatçıya bakışımız yıllar içinde nasıl bir değişime uğradı veya başka bir deyişle eskilerin Sanata Sanatçıya bakışı nasıldı, bir bakalım ,
1930 yılında bir grup Tiyatro Oyuncusu Ankara’da Atatürk’ün de tiyatroya gelerek varlığıyla onları onurlandırdığı temsiller verirmiş. Gazi Mustafa Kemal Atatürk bir gece sanatçıları Köşke davet eder. Yemekler yenir ve gecenin sonunda sanatçılar ayrılırken Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün elini öpmek isterler. Atatürk’ün kaşları çatılır ve yüzü daha bir ciddileşerek şöyle söyler ;
- ‘’Hayır Efendiler.. Biz hepimiz Milletvekili, Bakan, hatta Cumhurbaşkanı bile oluruz. Ancak hiçbirimiz Sanatçı olamayız. Biliniz ki, ‘Sanatçı el öpmez, ancak sanatçının eli
öpülür…’ Bu tevazu ve değerbilirlik karşısında bir anda şaşkınlık sevince dönüşür ve salonda sanatçıların sevinç göz yaşları dökülür..
Dünya tarihinin en iyi yazarlarından birisi olan Tolstoy ise ;
- ‘’Sanat düşünebilen, gerçeği görebilen, toplumu anlayabilen insanların işidir..’’ der..
Bugün acaba bizde sanat ve sanatçıya verilen değer ne durumdadır ? Siyasi nedenlerle tutuklanmış ve yazdığı ya da oynadığı kimi oyunlarda yasaklara, soruşturmalara uğramış oyuncu ve yönetmen Ulvi Uraz’ın (ölüm 1974) sanat hayatının 25. yılını kutlarken, rahmetli Yaşar Kemal’in söylediği şu sözler bu konuda her şeyi çok güzel özetliyor ;
- ‘’Bir sanat emekçisi, bizim memlekette
her şeyi kendi gücüyle yapar. Zorlukları yıka yıka ilerler. Karanlıklarla döğüşe döğüşe. Hele bir sanatçı ilerici olursa, hele tutuculara Kul-Köle olmuyorsa, olmamışsa onun güçlükleri birkaç misli artar. Bütün bu engelleri aşıp iyi bir güne varmak, bizim memlekette insan üstü bir çaba ister."
Ya işte eski ustalar böyle söylerlerdi..
Evet bugünlerde,
Bugün memlekette ne sanata ve sanatçıya verilen bir değer, ne de öylesine ‘Eli öpülecek sanatçılar’ pek kalmamıştır… Artık niceleri büyük adam pozunda gezerken, kim bilir hangi kirli çıkarlar uğruna gerçeği görmek, toplumu anlamak ve aydınlatmak istemeyen sözde sanatçılarca sergilenen ‘El-Etek öpen Yalakalık ‘ da, en büyük bir sanat olarak yerini almıştır, hâlâ var olan Saygın Onurlu Sanatçılara selam olsun...!