Aslında bu çağrım gerek Ordu Valisi Muammer Erol’a gerekse Ordu Milletvekillerine bir de Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’edir. İlkokul, Ortaokul ve Lise öğrencilerinin beslenmeleriyle alakalı ciddi bir adım atılması artık kaçınılmaz olmuştur.
Öğrencilerin teneffüs aralarında ve öğlen molalarında okul yakınlarında bulunan AVM’ler, çiğ köfteciler, dürümcüler, dönerciler çocukların (öğrencilerin) harçlıklarıyla bayram ediyorlar. Öğrenciler aralarda aldıkları abur cubur gıdalarla beslenmek zorunda kalıyorlar.
Tükettikleri bu gıdalarla başta OBEZ olmak kaydıyla birçok hastalığa yakalanmaları da kaçınılmaz olmaktadır. Geleceğimize iyi nesiller yetiştirmek adına çocuklarımızın daha sağlıklı ve daha iyi beslenme vazifesini de ihmal etmemeliyiz.
Şimdi çağrım şudur! Veliler çocuklarını okula gönderirken günümüz koşullarında en az 50 Lira harçlık veriyorlar. Çocuklar bu parayı her gün çiğ köfteciye, okul önlerinde satış yapan seyyarlara veya AVM’lere gidip bayılıyorlar. Parası olmayan veli de zaten çocuğunu okula harçlıksız göndermek zorunda kalıyor değil mi?
Ben derim ki, bütün okullarda bundan sonra teneffüs ve öğlen aralarında öğrencilerin dışarı çıkması yasak olsun. Ayrıca bir veli çocuğuna haftanın 5 gününde 50’şerden 250 Lira veriyorsa, bu paranın en az yarısını okula bağışlasın ve bütün okullarda parası olan da olmayan da bütün çocuklara öğlen yemeği verilsin.
Velilerden toplanacak paralar okul aile birliklerinde toplansın. Bu birlikler piyasada şirketlere, firmalara, hastahanelere vs. yemek dağıtımı yapan firmalarla anlaşıp günde bir kez çocuklara sağlıklı ve düzenli yemek servisi yapsınlar. Böylece zengin veya fakir bütün çocuklar sağlıklı ve dengeli büyüme şansını yakalamış olurlar.
Bu arada durumu iyi olmayan veli için de ödeme yapılması konusunda lütfen ısrarcı olmayalım. Bu işinde kolayı var. Bizim çocukluğumuzda THY, Kızılay gibi kurumlara yardım toplanırdı. Okullara gönderilen zarflar öğrenciler vasıtasıyla velilerine iletilirdi. Durumu iyi olanlar zarflara imkanları dahilinde para koyup gönderiverirlerdi.
Durumu iyi olmayan velilerde mazeretlerini yazıp zarfın ağzını kapatıp, öğrenciler tarafından okula gönderirlerdi. Yemek yardımı adı altında okullarda böyle bir uygulamaya gidilirse yemek konusunda okula da ayrı bir külfet doğmamış olacaktır.
Dilerim bu çağrım Sayın Bakan Yusuf Tekin’e bir şekilde ulaşır. Gelin el ele verelim. Geleceğimizin nesilleri çocuklarımızı sağlıklı yetiştirelim. Geleceğimizin sağlığını tehlikeye atmayalım. Bu uygulamanın da bazı özel okullarda yapıldığını da hatırlatmakta fayda görüyorum.