(Bu yazı bir süreden beri bekliyordu. Sel ve diğer gündem derken, Türkiye genelinde "Havlunu al gel sahiller halkındır" eylemleri yaygınlaşınca geciktirmeye tahammül kalmadı.)

Her yaz geldiğinde sahiller halkındır diyor ve bu konuda iddialı beyanatlar veriyorsunuz. Siz öyle diyorsunuz veya öyle sanıyorsunuz veya bu işi takip etmekle görevli olan yetkililer ya denetim yapmıyor ya da sizi kandırıyorlar.

Fazla uzağa gitmeden Bolaman'dan başlayıp Gülyalı'ya kadar bir sahilleri gezelim. Bazı yerlerde denizin içine masa atılmış, şemsiye konmuş bırakın denize girmeyi buraları parselleyenler sizi kumsaldan bile geçirmiyor.

Şezlonglar, özel çadır ve kulübe cinsi yapılar ve keyfi işgali edilmiş yerler. Kapatılmış imarda halka açık yollar. O kadar çok fotoğraf var ki birini koysak diğerinin hakkı kalıyor!

Sayın Başkan, Sahiller halkın ise gereğini yapınız. Vatandaşın kumsala ayak basamadığı denizi göremediği yerler var. Sizin daha önce bu konuda yaptığınız açıklamanın bir bölümünü hatırlatmakta yarar görüyoruz.

“KIYILARIMIZI VE SAHİL ŞERİDİMİZİ KAMUNUN YARARINA SUNARAK ORDU’YU BİR TURİZM MERKEZİ VE ORDULULARIN MUTLU YAŞADIKLARI BİR ŞEHRE DÖNÜŞTÜRECEĞİZ”

Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Mehmet Hilmi Güler, 121 km’lik kıyı şeridine sahip olan Ordu’da kıyıları halkın yararına sunacaklarını açıkladı.

Güler, yaptığı açıklamada, Anayasa’nın 43. maddesinin kıyıların devletin hüküm ve tasarrufu altında olduğunu, denizlerden ve sahil şeritlerinden öncelikle kamunun yararlanacağının açıkça düzenlendiğine dikkat çekti.

HAYATINIZ YALAN!!!

Daha yıkımı yeni biten 19 Eylül stadyumunun yerine yapılacak olan Millet Bahçesinin inşaatının mahkeme sürerken ihalesi yapılmış hatta 2023 yılının ikinci ayında da çalışmalar başlamış! Asılan inşaat tabelasına göre de 2024 yılının mart ayında inşaat bitecekmiş!!! Hikaye bu kadar!