Değişim diye tutturdular tamam anladık.

Bence de bir şeyler değişmeli artık.

Önümüzde belediye başkanlık seçimleri var.

Mesela kendisini bulunmaz Hint kumaşı gibi gören/gösteren siyasetçilerden kurtulmak gerek.

O Hint kumaşları ki; her seçimde listede olması, üstelik başköşede yer almalarından bıktık artık.

Kaç seçim atlatıyorsunuz,

Kaç seçim sandığa gidiyorsunuz.

Bakıyorsunuz ki; listenin başını malum Hint kumaşları tutmuş.

İradeniz pek kabul etmese de, seçmek zorunda kalıyorsunuz.

Keşke yaralı bir parmağa işeseler.

Memleketin bir yerine çivi çaksalar keşke.

***

Değişim diye tutturdular.

Tamam. Değişim gerçekleşsin.

Lakin yeter artık Hint kumaşlarından kurtarın bizi.

Kendi ikballerini kurtarıyorlar sadece.

Bırakın faydalarını, zararlarından bıktık artık.

***

"Bulunmaz Hint Kumaşı”nın hikâyesi 17. yüzyılda İngilizlerin sömürgesi altına giren Hintlilere dayanır. İddiaya göre İngilizler, 1803 yılında Hindistan’ın Pencap bölgesi hariç hepsini sömürge altına alır. Hindistan'da pamuk üretimi oldukça kazançlı bir sektördür ve verimli topraklarda ucuz işgücüyle üretilebildiği için pamuklar gemiler ile İngiltere'ye götürülerek kumaş yapılır.

Tekstil fabrikalarında üretilen bu kumaşların yine Hindistan'a pazarlanması sağlanmış ve fakat bu girişim İngilizler için hayal kırıklığı olmuştur. Çünkü Hintliler, İngiliz kumaşını beğenmiyor ve daha pahalı olduğu halde yerli ürünlerini tercih ediyordu.

Ülkede bir türlü kumaş kullanımı yaygınlaşmadığından ve İngilizler el tezgâhlarında kumaş dokumlarını engellemek için Hintli dokumacıların parmaklarını kestirir. Düğüm atmalarının engellenmesi için özellikle başparmakları kestirilir. Neredeyse 100 bin kişinin parmakları kesilmiş ve Hint kumaşı bir daha üretilemez. 

***

İngilizler Hintli dokumacıların parmaklarını kesmiş.

Bizim bulunmaz Hint kumaşları ise, memlekette gerçekten siyasi anlamda başarı olabilecek insanların önünü kesiyorlar.

Karışık, ayak oyunlarıyla dolu siyaset arenasından uzak duruyor nice başarılı, bilgili, yetkin ve liyakat sahibi insanlar.

Düşmek istemiyorlar o karmaşanın içine.

Her ikisinin sonucu da değişmiyor o zaman.

Hintliler kumaş üretemezken,

Biz, siyaset üretemeyenleri sürekli sırtımızda taşıyoruz.

Evet, katılıyorum.

Değişmeli bu.

Değişim şart.