Adana ilinde özel bir yurtta feci bir yangın sonucunda 12 çocuğumuz
katledildi. Bir minik ve eğitmen dumanlara teslim oldu.
Kazadır, evlerde, iş yerlerinde, kamusal alanlarda bu tür olayların olması muhtemeldir. Yangının kundaklama olmadığı sürece nereden nasıl çıktığı da önemli değildir. Önemli olan taşradaki çocuklarımızın kimlere emanet edildiğidir. Yolu olmayan, içecek suları dahi çamurlu akan köylerimizin bu gün dahi olması canımızı acıtmaktadır. Yokluk, fakirlik, acizlik ülkemizde olmaması gereken sorundur. Biz misafir severiz ya, üç milyon Suriye vatandaşına kucak açmış bir milletiz ama kendi çocuklarımızı dahi giydirmekten aciz bir milletiz.
Ölen çocukların toplu olarak çekildikleri bir resimde ayakkabılarına hiç baktınız mı?, soğuk kış günlerinde yırtık bir çorap ve altına önü açık terlik giymişler. Baba aciz, ana aciz, devlet baba aciz, çocukları alıp cemaatlerin kucağına atıyorlar. Cemaat dedim ya, adı ister sülocu olsun ister başka bir şey ne fark eder ki. Bu cemaatlerin hepsinde aynı mantık, menfaat, çıkar, veya Allah ile kul arasına girip, ceplerini şişirirken, Allah ile aldatmak, aslında bütün mesele bu.
11-14 yaşlarındaki hem de kız çocuklarını bu tür yurtlara teslim etmek, çocukların geleceklerini çalmaktan farksızdır. Dindar ama kindar bir gençlik işte bu tip yerlerde türemektedir. Güvenlik güçlerimiz ve yargı da bu durumu bilmelerine rağmen görmemezlikten gelirler çünkü korkarlar. Makam, koltuk kıçlarının altından kayar gider, ama kendi çocuklarını gözlerinin önünden ayırıp o tip yerlere göndermezler.
Taşralı Çocuklar, soğuk döşeklere çoğu zaman aç girerler. Çocuklukları ellerinden kayıp giderken, erken olgunlaşmanın ve doğacak hırslarının esiri olurlar.
Adana ilin de denetimleri adam gibi yapmayanlar, sırf cemaat yurdu diye götünden korkanlar bu çocukların ailelerine borçludurlar. Ya devletimiz, radikal kararlar alarak bu tür cemaat yurtlarını kaldıracaklar veya rey uğruna kıçlarını yalamaya devam edecekler.. Nasılsa ve her ne hikmetse ölenler hep taşra çocukları, Ateş onların ocağına düşüyor. Kalan sahalar bizimdir diyenlere, Bu tür olaylara sebep olanlara, gerekli denetimleri yapmayanlara, torpil geçenlere yazıklar olsun ve lanet olsun.
Yüce Allah tümünüzün belasını versin.
Ağlamaya bile fırsat bulamadan yanan çocuklarımıza, rahmet diliyorum. Allah Babaları onları çok sevmiş olacak ki önceden yanına aldı.
Türk Halkına ve ailelerine baş sağlığı diliyorum.