“Üretelim,  inadına üretelim ki bu felaketten kurtulalım.”

Kent Konseyi Eski Başkanı, iş adamı, sanayici Ömer Aydın uyarıyor.

Tekerlek kırılmadan yol göstermek için çaba gösteriyor.

Her şey olduktan sonra ben demiştim dememek için uyarıyor, yaşanabilecek felakete dikkat çekiyor.

-         “Ülkemiz yüzüncü yıl kutlamalarına hazırlanırken, şimdi sıra yaraların sarılmasında, şimdi sıra yeniden canlanmada ve şimdi sıra nerede kalmıştık diyerek gerek tarımsal gerek sanayi üretiminde yine yeniden başlamaktadır.” 

-         “Öncelikle tüm yurtta ve bilhassa deprem bölgesinde hiç vakit kaybetmeden 2020/24 sayılı kırsal kalkınma yatırımlarını destekleme programı acilen yeniden gözden geçirilmeli ve bilhassa deprem afetine maruz kalmış 11 ilimiz için daha da esnetilerek topyekûn bir yatırım ve kalkınma seferberliği başlatmalıyız.” 

-         “Herkes biliyor ki daha vahimi Marmara’da beklenmekte o nedenle derhal ulusal sanayi strateji planlarımızı yeniden gözden geçirerek, Marmara bölgesindeki stratejik ve ağır sanayimizi Konya, Ankara, Eskişehir, Nevşehir, Niğde gibi daha güvenli bölgelere yavaş yavaş değil hızla taşımalıyız.”

-         “Deprem kuşağındaki ve stratejik bölgelerdeki tüm yatırımlar güvenli bölgelere çekilmelidir. Marmara bölgesine,  eğitimde dahil her türlü yatırımı teşvik et finans sektörünü İstanbul a taşı ondan sonra da deki bu şehre göçü durdurmalıyız.”

-         “Kentsel dönüşüm değil bölgesel dönüşüm planları hazırlamalıyız ki 100’üncüyıla değil 200’üncü yıla sağlam temeller ile girelim. Gelin artık kentsel dönüşüme değil bölgesel ve büyük dönüşüme hazırlanalım. Ve bu güvenli bölgelerimizi limanlara, modern demir yolu ağlarıyla bağlayalım.”

-          “Hadi artık sıra ayağa kalkmakta, sıra yaraların sarılmasında. Üretelim, inadına üretelim ki bu felaketten kurtulalım.”

***

”Çalışmadan yorulmadan, üretmeden rahat yaşamak isteyen toplumlar, önce hürriyetlerini ve daha sonrada istikbal ve istiklallerini kaybederler”  Mustafa Kemal Atatürk.

Düşebiliriz, ayağa kalkabiliyorsak hiç önemli değil.

Halk olarak umudumuzun hiç bitmeyeceği,

Yeni umutların yeşereceği günlere uyanmalıyız.

Damdan düşenin halini, yine damdan düşen bilir.

Bu felaketin sonuçlarını halının altına süpürmeyelim artık.

Geleceğimizin aydınlık olması adına enkaz altında kalmak istemiyorsak, Aydın’lara kulak verelim.

Sevgili Ömer Aydın doğru yönü işaret etmiş zaten.

Üretelim…

İnadına üretelim…