Kahramanmaraş merkez üslü yaşadığımız yüz yılın felaketi diye adlandırdığımız depremde enkazlar da ki çalışmalar aralıksız sürüyor. Son 48 saatte enkaz altından çıkarılan bebekleri, çocukları görünce sadece derin bir oh çekmekle yetinmeye devam ediyoruz.

Peki! Enkazdan çıkarılan bu çocuklarımız için ne yapa biliriz? Sorusunu önce kendime sorduğumda aslında çok şey yapabileceğimizi anladım. 

Anne ve babasını kaybeden veya sadece annesini ya da babasını kaybeden çocuklarımızı devlet güvencesine alıyor. Bu da içimizi rahatlatan bir durumdur. Zira en azından güvende olduklarına emin oluyoruz.

Anne ve babası sağ olarak kurtarılan çocuklar dahi olsa işe bence önce sütten başlamalıyız. Deprem psikolojisi ile sütten kesilen annelerimizin çocukları için, annesini ve babasını kaybeden çocuklarımız için, devlet himayesinde veya kontrolünde ülke genelinde, “SÜT ANNEM OLURMUSUN?” kampanyası başlatabilir miyiz? Fikri geldi aklıma.

Günümüzde hala köklü bir anane kültürümüz olan Süt Anneliği, ihtiyaç duyduğumuz bugünlerde kampanyası tam da yerinde olur diye düşünüyorum. 

Bunu en mükemmel şekilde organize edebilecek bir Sivil Toplum Kuruluşu (STK) olan Barolar Birliği yapar diye öncülüğünü de kendi ilimde üstün faaliyetlere imza atan Ordu Barosu Başkanlığına uygun gördüm.

Neden mi?

Çünkü illerde faaliyet sürdüren Baroların çeşitli komisyon başkanlıkları mevcut. İlimizde de olduğu gibi Ordu Barosu Kadın Hakları Komisyonu ve Çocuk Hakları Komisyonu Başkan ve üyeleri bu kampanya için bana göre biçilmez kaftan olur.

Ordu Barosu Başkanı Av. Sibel Torun’a açık çağrı ve teklifim şudur. Gelin, Barolar Birliği ile organize olarak uygun görürseniz bu kampanyayı 81 ilde başlatarak özellikle 0-2 yaş grubunda ki evlatlarımıza can olalım, hayat olalım, umut olalım.

Eğer böyle bir kampanya mümkün olursa, akabinde de koruyucu aile olabilmenin yasalar nezdinde daha da esnetilerek mağdur olan evlatlarımıza sıcak yuvaların açılmasına vesile olalım.

Sevgili Barom!

Ne dersiniz? Ben hazırım ya siz? Size kocaman bir lütfen:

“SÜT ANNEM OLURMUSUN?!”