Bir lokma ekmeğin kıymetini, kadrini en iyi bilenlerden birinin de ‘O’ olduğunu düşünüyordum daha düne kadar. Uzun yıllardır da tanırım kendisini aslında. Düzgün giyimli, düzgün konuşabilen, lisanı orta derece de, hitap şekli, koşturduğu iki ayrı kulvarda da fena sayılmayan bir arkadaşımız ‘O’…

Bir eli siyasette, bir eli ekmekte olan ‘O’ arkadaşımız, uzun zamandır da ekmek sektörüne başkanlık ederek çıktığı siyaset sahnelerinde de ucuz ekmek politikaları ile, ucuz siyaset anlayışıyla kamuoyu tarafından kabul görmeyip minderin üzerine oturuverdi ‘O’ arkadaşımız. Oturdu oturmasına da öyle bir öfke, öyle bir hışımla kalktı ki 4 ay sonra minderden, kalkmasıyla ekmeğin alnına 25 kuruş daha yapıştırdı hemen.

Canım ne var bunda adam Oda başkanı zamda yapar, zumda yapar, indirimde yapar diyebilirsiniz. Ne var biliyormusunuz? Ekmek, Altınordu ilçemizde 1.25 kuruş olduktan sonra kendisi ile görüştüğüm ‘O’ arkadaş, bana maliyetleri gerekçe göstererek zam yaptıklarını söyledi. Bunun ayrıntılarına da geçen hafta haberimde yer vermiştim zaten. Ancak 2 gün sonra Fatsa’dan bir ses yükseldi. Aydın Bostancıoğlu, yok arkadaş Fatsalıya zamlı ekmek yedirmem, hemde gramajı bizden 50 gram fazla olan (300 gr) ekmeği yine 1.00 Lira’dan satacağız demesi üzerine benim dikkatlerim hemen diğer 17 ilçeye çevrildi.

İşte sırasıyla aradığım ilçeler Ünye, Akkuş, Aybastı, Gölköy, Gürgentepe, Ulubey, Kabadüz, Çamaş, Gülyalı, Kumru ve Korgan’da ki esnaflarımız 250 gram ekmeğe zam yapmadıkları ve hala 1.00 Lira’dan satışa devam ettiklerini beyan ettiler. Ancak işte buraya dikkat! Zam yapmaları konusunda da yapılan yazışmalar ile baskı altına alınmalarını söylemeleri de bana çok dokundu. ‘O’ arkadaş geldi birden aklıma. Acaba oturduğu minderle beraber mi kalktı ayağa? Diye düşündüm bir an.

Yıllardır parti değiştirerek son girdiği partide gerek parti içinde partililerine, gerekse sahada seçmenlere hükümeti eleştirerek, ekmek üzerinden yaptığı duygu sömürüleri ile oy istemeleri, yalvarmaları, yakarmaları geldi yine aklıma. Hani, ‘O’ arkadaşa göre Ordu insanı açtı, fakirdi, yoksuldu, bir kuru ekmeğe talim ediyordu. Bunun vebali iktidardır diyordu.

Hani kendisinin vekil, partisinin iktidar olunca her şeyin düzeleceğini söylüyordu ya ‘O’ arkadaş. Seçimlerin hemen arafesinde de olsun takdir böyleymiş, ben yine partimin ve milletimin yanındayım, ölmek var dönmek yok diyordu ya ‘O’ arkadaş. Ne oldu da acaba bir dilim kuru ekmeğe talim eden Orduluların sırtına ve beline kazma sapını kaldırarak lokmaları boğaza dizmeye başladı.

Hadi siyasette yanar dönersin, her türlü manevrayı kendine müstehak görebilirsin. Ama arkadaş, ekmekte de yanar dönerlik olur mu? Bilmezmisin be arkadaş ekmeğin vebali ağırdır. Bilmezmisin be arkadaş, insanların ekmek için, avrat için, namus için yaşadıklarını. Kendi tabirinle kuru ekmeğe talim eden insanlara bu yapılırmıydı? Be arkadaş.

Sonuç itibarı ile ‘Ekmek ile Siyaset’ arasında abandone ve alabora olan bu Ordu Fırıncılar Odası Başkanı arkadaşıma en iyi bedduam da şudur. İnşallah Büyükşehir ve Altınordu Belediyelerinin şu Halk Ekmek projeleri bir an önce hayata geçer, geçerde sende ettiğinle kalırsın. Biliyorum 2018 ve 2019 yıllarında yine sahnelerde can atacaksın. Ama bu kez hangi yüzle, işte onu da çok merak ediyorum. Kalın sağlıcakla…