Günümüzün vebası internet sosyal ağlar üzerinden kandırılan kızlar. Sosyal ağlar üzerinden kurulan çeşitli mesajlaşma, oyun ve buna benzer şeyler kullanılarak gençler tuzağa çekilmektedir. İki tatlı söz bazen başkasına ait fotoğraflarla tuzağa çekiliyor. Çok değer verdiğim bir arkadaşımla sohbet ederken bu konuya değindi. Zamanın böyle tuzaklarla geçtiğini artık aile ortamı kalmadığından yakındı. Gerçekten de Nazar hanımı dinledikten sonra biraz zamanı geriye gidince hak vermemek mümkün değil. O zamanlar anne kız ilişkileri o kadar güçlü idi ki anne kızın hem danışmanı hem de koruyucu meleğiydi. Ebeveyn olmak kitabı veya okulu olmayan zor bir uğraş. Üstelik önceden deneme imkânımız ya da zorlandığımızda açıp bakabileceğimiz bir kullanma kılavuzumuz da yok. Belki de anne baba olmanın en zorlu tarafı tecrübe kazanarak öğrenmek, öğrenirken de tüm iyi niyetimize rağmen zaman zaman hata yapmak. Her ebeveyn hatalı davranabilir; yeter ki çocuklarımızın verdiği tepkilerden hatamızı anlayıp gelecek sefer dikkatli davranalım. Çocukların hayatında etkili olan birçok popüler sosyal medya uygulamaları (Facebook, İnstagram, Snapchat, Youtube, Tik Tok vb.) bulunmaktadır. Bu popüler uygulamaların yanına önümüzdeki yıllarda yeni uygulamaların eklenme ihtimali de oldukça yüksek görünüyor.Sanal dünyada gereğinden fazla vakit geçirmek çocukların ruh sağlığını olumsuz yönde etkilemektedir.

Ve yine Nazar hanımla sohbete devam ediyoruz günümüzü konuştuktan sonra eskiye çocukluğumuza inip talim terbiyeyi konuşuyoruz. Gençlik ergenlik diye bir şey olmadan aileden gelen terbiye yetiyordu. Her şeyin bir uslubu olmalı. Bu çılgınlığın en büyük sebebi sosyal ağlardaki tuzak rezillikler. Bakıyoruz bir kanalda anlam veremediğim bir proğramda küçük yaştaki kızların evden kaçmaları eşlerini bırakıp gitmeler öldürmeler bunların tamamı toplumun yörüngeden kaydığımız anlamına geliyor. Avrupa da olan her akım bizim olmamalı. Bir kere Müslüman mahallesinde salyangoz satılmaz lafı tamda burada kullanılmalı. Yazık olan gençlik dağılan yuvalar bağrı yanık analar. Üstat Necip Fazılın dediği gibi zaman bendedir ve mekân bana emanettir! " şuurunda bir gençlik..böye bir geçlik olmak birazda anne babadan geçiyor. Kalın sağlıcakla