İnsan, savaş ve cinayet hariç genelde 4 nedenden dolayı ölür.
1- Yaşlılıktan, 2- Hastalıktan, 3- Açlıktan, 4- Gülmekten…
Para sıkıntınız olmadan iyi beslenebildiyseniz, çaresi olmayan bir hastalığa yakalanmadıysanız, sağlığınıza dikkat edip hastalanmadıysanız ve bedeninize de kötü davranmadıysanız 122 yaşınıza kadar yaşayabileceğinize dair örnekler var.
Ama öyle günlere geldik ki artık yaşlılık, hastalık ve açlık yerine gülmekten ölmeye başladık.
Bugünlerde “Gülmek hayatı uzatır” deyimi geçerliliğini yitirip iflas etti artık. Pandemiden veya açlıktan ölücez diye beklerken gülmekten ölüyoruz. Kırılıyoruz, telef oluyoruz!
Yanlış kararlarını ağzımız açık, çaresizce ve şaşkınlıkla izlediğimiz iktidarın salgın yönetimi, her gün bir uçak dolusu insanın öldüğü dönemde, artık çıtayı bir tık daha yükseltip sürü bağışıklığından vaz geçip, güldürerek toplu öldürme katliamına başladı.
Vallahi gülme gazı (N2O - dinitrojen monoksit) aşırı dozda alınsa bile bu kadar etkili ve öldürücü olamaz… Nasıl mı güldürüyorlar? İşte böyle!
Hem döviz kurunu hem de enflasyonu aynı anda düşürebilme tezini (!) ekonomik literatüre kazandırarak tarihe geçtiler!
Abdülhamit’e bir dizide elçiye tokat attırıp “Hamaset Oscar’ı” nı kazandılar!
İşyerlerini ve kazanç kapılarını kapatıp icra ve vergi dairelerini açık tutarak ekonomik çarkın tek tarafa doğru dönmesini sağladılar!
Dut pekmezi yiyin, köme ve pestil yiyene corona bulaşmaz, maske, mesafe ve temizlik deyip, yolda yanyana yürüyen 2 kişiye ceza kestiler, kendileri binlerce kişinin tıkış tıkış oturduğu lebalep kongreler yapıp cenazelere katıldılar! Eleştirildiklerinde ise “yatay çekim yapmışlar o yüzden kalabalık göründük” bile dediler!
Salgınla mücadelede dünyanın en başarılı ülkesiyiz deyip vakanın nüfusa oranında dünyanın en başarılı ülkesi yaptılar.
Pazaryerlerini kapatıp, pazarcı esnafına mal tedarik edecek halleri açık tutarak akılları sıra ürün zincirini kırmadılar! Esnafı marketlere boğdurup yok ettiler!
Sadece eve tıkmakla kalmadılar, içki satışını yasaklayıp kaçak üretime yol verdiler!
Sokağa çıkma yasağında köprülerden geçişleri ücretsiz yaparak vatandaşa bayram hediyesi verdiler!
Tam kapanma ilan edip, halkın yüzde 70 ini muaf ve toplu taşıma araçlarına binip her gün işe gönderdiler!
Her ihtiyaç sahibi aileyi maddi olarak destekledik diye algı yarattılar ama bir sene de toplam 3 bin TL verip ibanla 2 katını geri topladılar!
Son olarak da Gülbahar Hatun'un türbesinin önünde elleri arkadan kavuşturarak yürümek hakarettir deyip türbenin bulunduğu şehrin belediye başkanı hakkında inceleme başlattılar!
Saymakla bitmez!
İnsan nasıl ölmesin! Vallahi ne Pandemiden ne de açlıktan ölmek, gülerek ölmekten daha zor…