İktidar partisinin gerçekleştirdiği 7. Büyük Kongre’de ki görüntüler hem muhalefeti hem de kamuoyunu ayağa kaldırdı. Pandemi sürecinde COVİD-19’a karşı olmazsa olmazımız, Maske, Mesafe, Temizlik kurallarına karşı gösterilen duyarsızlık elbette büyük tepkilere neden oldu. Ama ortaya çıkan görüntülere bakınca sormak herkesin doğal hakkı, suçlu kim?
Bana göre suçlu oraya giden ve oy kullanmayan, kullanamayan milletin ta kendisidir. Kardeşim delege değilsin, oy kullanamıyorsun, üstüne üstelik risklisin veya risk altındasın. O zaman ne işin var senin orada. Gidip geldin de kolunu çeken, madalya veren mi oldu size? Kendinizle birlikte onlarca insanı da risk ve töhmet altında bıraktınız.
En büyük töhmeti de partinize karşı yaptığınızın farkında mısınız? Oy kullanma hakkı bulunmayanlar, soruyorum size size genel merkezden birileri illa çıkıp gelin mi dediler? Yoksa size sırf üyesiniz diye yazılı veya şifaen bir talimat mı geldi de düştünüz yollara?
Allah aşkına çıkında biriniz söyleyin. Otobüsler, araçlar içinde ki herkes şimdi riskli ve tehdit değil mi? Mola verdiğiniz yerlerde yaptığınız temaslar. Ya kongre günü iletişim kurduğunuz insanlar. Başkentte gezip dolaştığınız ve gerçekleştirdiğiniz ziyaretlerde ki insanlar. Sizin bu yaptığınıza ne denir? Biliyor musunuz? Buna resmen; Kaş yaparken göz çıkarmak denir.
Gelelim muhalefetin ve kamuoyunun tepkilerine, söylenecek fazla bir söz yok. Ama şunu hatırlatmakta fayda var. Bu başıboş, kendine buyruk yollara düşenlere var ya inanın ne partinin genel merkezinden bir talimat, ne il başkanlarından bir talimat gitmemiştir.
Böyle bir talimatı da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın vereceğini de hiç düşünmüyorum. Bizim milletin huyu der, ben faturayı da bu kendine buyruk giden millete keserim. Hiç kimse kusura bakmasın. Kimsenin başının göğe ermediği yerde milletin vebaline girmek te bir insanlık suçu değil midir?