41 yıl sonra yeniden gündemimize geldi. Yeni Anayasa’ya ihtiyacımız olduğu dediğim gibi tam 41 yıl sonra yeniden nihayet aklımıza geliverdi. 12 Eylül 1980 darbesinden sonra bir türlü elimize ve dilimize dolayamadığımız Anayasa revizyonu bu kez siyasi partilerin gündemine oturdu.

Kimisi siyasi partiler kanununu değişikliği için kimileri de başka başka hesaplar için teklifin meclise gelmesini bekliyorlar. Benim burada merak ettiğim konu ise yeni Anayasa teklifi halka sunularak bir referanduma gidilecek mi? Gidilmeyecek mi? Burası millet için çok önemli çünkü.

Eğer referanduma gidilmeden bir hazırlık veya telaş içinde iseler o zaman da şunu merak ederim! Halka sorulmadan hazırlanan bir Anayasa kime fayda sağlar? Sivil Toplum Kuruluşlarının (STK), Sendikaların, Odaların, Borsaların, toplum menfaatine hizmet eden derneklerin, görüşleri, talepleri, beklentileri alınacak mı? Alınmayacak mı? Burası da karanlık değil mi?

O zaman STK’lar ve diğer unsurların da kanaatleri alınmadan siyasi partiler kendi aralarında mutabakat sağlayarak yeni bir Anayasa dayatmaya çalışırlarsa, ben şimdiden söyleyeyim. Hiç boşuna zahmet etmesinler. Çünkü bu mevcut Anayasa’ya bir kılıf uydurmak gibi bir şey olmaktan öteye gitmez.

Yani millet iradesi alınmadan yeni bir Anayasa adı altında kılıfla gelen bir Anayasa olursa, bunu da halk yutmaz. Bence bu konuda oldukça açık ve şeffaf olunmalı. Türk Milletinin lehine hangi kanun hangi fıkra hangi bent değişecekse milletin de bunu bilmesi pek tabi hakkı değil midir? Şimdiden sormakta fayda görüyorum. Nasıl bir Anayasa hazırlıyorsunuz? Söyleyin de bilelim değil mi?