Mahsul bahçede, gözler fiyatlarda.

Bakan geldi, gitti.

Rekolteyi açıkladı sadece.

Asıl baklayı çıkarmadı dilinin altından. Fiyat çıkmadı ağzından.

Üretici bıktı, yine mağdur olmak istemiyor.

Fındıkta fiyat beklentisi yüksek. Cebinde para olsun istiyor.

Erkek gibi çıksın köyün kahvesine, tüm bağ bahçe kendisininmiş gibi salınsın meydanlarda başı dik.

***

Dünyanın en değerli ürünü olan fındık bölgemizde yetişiyor. 

Olmazsa olmazımız çocuklarımızın geleceği, aşımız, işimiz emeğimizdir fındık.

Hasat döneminin yaklaştığı bugünlerde, her yıl olduğu gibi bu yılda fiyat tartışmaları başladı.

Üreticilerimizin beklentisi, taban fiyatın geçen yıl olduğu gibi hasattan önce açıklanması.

Serbest piyasada fındık 25–26 TL’yi gördü. TMO en son 22 bin ton fındığı 24 TL’den sattı. Bunun altında bir fiyat beklenmiyor. Üretici TMO’da    24–25 TL civarında bir taban fiyat açıklanmasını bekliyor. 

Milli ürünümüz fındık, ihracata kazandırmakta ve ülkemize büyük bir döviz girdisi sağlamaktadır. Gerçekten çok zahmetli bir toplayışı var fındığın. İşçi maliyetleri de eklendiği zaman bazen masrafı kazancını geçiyor.

Rekolte açıklamasının fiyata etkisini ileride göreceğiz. Lakin üreticinin beklentisi 25 TL'dir. Bu fiyat tüm üreticileri memnun edecektir.

Üreticimizin hakkı verilmeli, borç gırtlağa dayandı, fındık hak ettiği fiyatı bulmalıdır.

***

Delirteceksiniz bu üreticiyi.

Aklını başından alacak, sokaklara düşüreceksiniz.

Maliyet belli. Verin artık 25 TL müjdesini. Fındık para etmezse, sofraya ekmek koyamayacak kimse. Sonra yandı gülüm keten helva…

Ardından olacaklar belli. Yine konuşacaksınız bir sene boyunca. Milletin gazını almak için uğraşıp duracaksınız.

Boş, gereksiz, anlamsız cümlelerin biriktirildiği o çöplük dolup taşacak…

“Balta nerde / Suya düştü / Su nerde / İnek İçti / İnek nerde / Dağa kaçtı / Dağ nerde / Yandı bitti kül oldu…”