Memuru, işçisi, esnafı, çiftçisi ağlıyorsa,
Bir ülkede (vatandaşın deyimiyle) kıtlık gelmesi yakındır deniyorsa.
Diktatörlükten, faşizanca yönetimden, adaletsiz gelir dağılımından vatandaşlar yüksek bir dille seslendiriliyorsa,
Sokaklarda; açız aç diye bağıranların sesi her geçen gün artıyorsa,
Emekliler maaş bordolarını gösterip göz yaşı döküyorlarsa,
Ülkeyi yönetenler, Kanal İstanbul projesinin yerini deşifre ederek ziraata uygun araziyi Araplara peşkeş çekip satıyorlarsa,
Yatlarda, saraylarda, zevki sefa sürülerek, halkın fakirleşmesi göz ardı ediliyorsa,
Yaşlı bir nenenin söylediği gibi Allah sizi bildiği gibi yapsın.
Elektrik zammı tavan yaptı,
İkamete en son gelen fatura bedeli, sıkı durun tam 215 TL
Vatandaş diyor ki,
Artık saç kurutmayalım, fırın yemekleri yapmayalım, elektrikli süpürgeyi kullanmayalım, ampulleri söndürelim,
Tasarruf edelim.
Doğal gaz hiç olmadığı kadar uçtu,
Bir başka vatandaş, fatura korkumuzdan evimizi ısıtamıyoruz, çocuklarımız hasta oldu diyor.
Ulaşım ücretleri,
Et fiyatları,
Hepsi uçuk.
Tatlı fiyatları,
Bakliyat fiyatları seyirlik oldu.
Üretimin olmadığı yerde, her şeyi ithalata bağlamış durumda olan bir iktidar.
Gençlere üniversitelerde okumanızı ben mi istedim diyen bir reis.
Muhalefet belediye başkanlarına hakaret eden bir zihniyet,
Din üzerinden rant ve oy çalışması yapan kara düşünceli komisyonlar.
100 Bin Suriyeliyi vatandaş yaptık, yetmedi daha fazla Arabi Türkleştirilmemin gerekir denen bir zihniyet.
Osmanlıya doğru geri geri koşan,
Cumhuriyeti unutan ve seçmenleri unutan bir teşkil heyeti,
Vatandaşın alım gücünün her geçen gün zayıfladığı bir süreç
Satılmadık bir güğümleri kaldığı,
Askeri fabrikaların bile peş keş çekildiği bir düzenek.
Allah bu milleti kurtarsın,
Ne diye bilirim ki başka,
Bu milleti dom dom kurşunu değil,
Zam zam kurşunu vurdu.
Not: umarım dedikleri gibi ekonomimiz A ++++ koşuyordur.