Eleştirdik. Bize küstüler. Demediler ki yazılanlar bizim için, bu kentin geleceği, çocuklarımızın yarınları için. Helal olsun yazanlara mücadele edenlere… Aksine düşman oldular bize. Vatan haini, bozguncu, ilan ettiler.
Ne yaptık peki? Bu ülkenin hukuku savunduk. Bu şehrin geleceğini savunduk, insanlarımızın yaşam standartlarını savunduk.. Bozmaya çalıştılar, iftiralar attılar. Ancak bunları yaptılar diye bize küsenler, darılanlar kapılarını kapatanlar var diye tası tarağı toplayıp dükkânı kapatacak değiliz. Aksine üstüne üstüne gideceğiz ta ki anlayana kadar.
Bu şehrin çocuklarıyız. Tabi ki ilk biz konuşacağız. Bizim işimiz için gelipte Kastamonulular konuşacak değil.. İnsanları kullanmakta nedir. Darılmakta nedir?. Hayvanların bile birbirlerini kullanmadığı dünyamızda insanın insanı kullanması kadar ayıp, günah var mıdır acaba?. İnsan eleştiriye kızar mı, doğruları söylemeye kızar mı, alınır mı, gönül koyar mı en kötüsü insanların ekmeğiyle oynar mı.
Biri bizi açıkça eleştirse biz ona teşekkür ederiz bilakis. Kendimizi toparlarız. Hatalarımıza gem vururuz. Ne insanlar görüm kendilerine ihanet eden. Kendilerinden aldıklarını kendilerine veremeyen. Ne insanlar gördüm yüreğini dinleyemeyen. Bir insan kendisine ihanet ediyorsa dostların ada, sevdiklerine de , ihanet eder.
Biz sevdiklerimizin yüzüne karşı açıkça konuşuruz. Saygısızlık yapmadan yanlışları söyleriz. Asla kimsenin peşinden dedikodu yapmayız, dolaplar çevirmeyiz. Biz ne isek oyuz.. Benim için önce insan. Önce dost. Önce ülkem. Allah kullarını birbirlerini kullansın diye değil birbirlerini sevsin, kucaklasın diye yarattı. Kullanmakta neymiş.
Dediğiniz gibi dükkanı kapatacak değiliz. Buradayız. Gönlümüz, yüreğimiz herkese açık. Yüzlerce kapımız var dostlarımızı misafir edecek. Bir ekmeği, bir simidi, derdi, çileyi paylaşan dostların birden bire kapılarını kapatmış olması onların bileceği iş.
Biz gönlümüzle, yüzümüzle, gözümüzle buradayız. Gelmek istemeyene gel demeyiz. Gelenleri de bağrımıza basmayı biliriz. Küsen küssün. Yeter ki canları sağ olsun.