Barış pınarı harekatını sonuna kadar destekliyorum. Ancak bu harekatı için geç kalındığını düşünüyorum. 15 Temmuz 2016 tarihinde ki FETÖ kalkışımında Ordu Büyükşehir Belediyesi önünde ilk konuşmayı yapan bendim. Ve o konuşmam da ülkemizin güneyinde bulunan Suriye ve Irak’ta Türkiye’ye karşı bir hareketlenme olduğunu söylemiştim.
Başta ABD ve Avrupalı emperyalist devletlerin Orta Doğuda ki kemik yalayan köpekleri ( FETÖ,PKK,PYD,YPG,IŞID ) ülkemize zarar vermek, ülkemizi bölmek için birleşmişler yani kol kola girmişlerdi. Ancak sen istediğin kadar anlat yöneticiler anlamadıktan sonra bütün söylenenler havada kalıyor. Gecikmiş de olsa bu harekat önemli ve kıymetlidir.
Bu harekatın önemini anlamak için vatanın ne olduğunu anlamak gerekir.
VATAN;
Malazgirt’te ruhunu toprağa teslim etmektir.
VATAN;
Çanakkale de, Sakarya’da, İnönü’de, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde desten yazmaktır.
VATAN sizin bildiğiniz kara bir toprak parçası değildir.
VATAN ecdattır.
VATAN şehit olmaktır.
VATAN uğruna savaş vermektir.
Değerli dostlar hani bazıları bağırıyorlardı ya;
Gel de gelelim, öl de ölelim
Hepimiz Mustafa Kemal’in askerleriyiz.
Kefeni giyer ortaya çıkarız. Uzun adam, kısa adam, geniş adam uğruna ölürüz.
İşte bu toprak için ölenler, şehit olanlar ortada. Peki siz nerede saklanıyorsunuz? Neden ateş hattına gitmiyorsunuz? Bizim lügatımızda yapamayacağını söylemek alçaklıktır, şerefsizliktir. Bizim lügatımızda mehmetciklerin, polislerin analarının gözyaşı dinmezken diskoda göbek atanlara, kafede nargile tüttürenlere şerefsiz ve hain denir. Bizim lügatımız da kahramanca, aslanlar gibi PKK’ya karşı, terör örgütlerine karşı mücadele edenlere hain diyenlere kahpesiniz demek vardır.
Ortada acı varsa asıl olan bu acıyı paylaşmaktır. Bir yudum su kalmışsa bu suyu paylaşmaktır. Eğer toprak ki bizim evimiz, eğer vatan ki bizim evimiz, eğer bayrak ki bizim simgemiz ey düşman oğlu düşman yaşımız on beş de olsa yirmi beş de olsa yetmiş beş de olsa korkmadan geliriz. Çünkü biz Türküz! Çünkü biz Anadolu çocuğuyuz! Çünkü biz bir ölür bin diriliriz! Alparslan’dan Mustafa Kemal’e kadar ve günümüz tarihine kadar istiklal ve istikbalimiz bizim onurumuzdur. Misak-i Milli sınırlarının emniyet içerisinde kuşatılmadan baki kalması inanıyorum ki bu operasyonla gerçekleşecektir. O nedenle başkomutan Recep Tayip ERDOĞAN’ın siyasi simgesini bir kenara bırakarak tam yol ileri diyoruz. Unutmayınız ki;
Fıtrat değişir sanmayın bu kan yine o kandır! NE MUTLU TÜRK’ÜM DİYENE!