Her seçim sürecinde siyasilerin, bürokratların Ordu için söyledikleri en meşhur söz, ‘5 yıl sonra Ordu’yu tanıyamacaksınız’ demeleri oluyor. Bende diyorum ki artık bırakın bu sözleri, bu ağızları da başka vaatlerde bulunun. 10 yıl önce de aynı teranelerle karnımız doymuştu. Bugün neredeyiz dönüp ona bakın.
Tam 52 yaşımdayım. Siyasete aklım erdi ereli gelende, giden de 5 yıl sonra Ordu’yu tanıyamacaksınız diye diye gittiler hep, sonuç kocaman bir sıfır. Her on yılda bir arkamı dönüp baktığım da kendi adıma müspet bir gelişme göremedim Ordu’da. Artık ben kanmıyorum bu laflara neden mi? İşte nedenleri sizlere…
Sanayimiz bacasız, 50 yıldır bir fabrika kuramadık gitti. Turizm de eksi Bin 500’lerdeyiz. Sözde turizm. Üretimde yokuz, tarımda bitiğiz. 120 yıldır fındığı konuşuyoruz, en sonunda fındığı elin gavuruna ellerimizle teslim ettik. Yani evimizde ki velinimetimizin kaymağını gavur yiyor, biz bakıyoruz.
Eğitimde diplerdeyiz, sağlıkta can çekişiyoruz. Eğitimde de, sağlıkta da mevcut binaların fiziki yetersizlikleri, kamuda ki personel lojmanlarının içler acısı hali, ya spor sporda da gülüyoruz ağlanacak halimize. Hala çıkmış 5 yıl sonra bu Ordu’yu tanıyamacaksınız diyorlar.
Ekonomide esnafı, memuru, işçisi, emeklisi, dul ve yetimi can çekişiyor. Uyduruk bir sicil affında acaba bu şehirde kaç kişi yararlanabildi. Yararlananlarda para babaları değilmiydi? Zaten. Böyle bir sicil affı görene de, duyana da aşk olsun. Milletin yüzde 80’i yasal takipte, icrada, hacizde canı çıkmış, alın size sicil affı, alın sizin olsun diyor şimdi bu millet.
65 yaşından sonra vatandaşı ıskartaya çıkaran bankalara, maalesef hükümetin sözü geçmiyor. Hükümet yasal takip borçlularını Merkez Bankası üzerinden pek ala bir defaya mahsus af edebilecekken maalesef bu konuda da adım atmaktan geri çekiniyor. Doğru ya vatandaşın af neyine ki?
Evet aslında bu siyasiler, bu bürokratlar doğru söylüyorlar. Bu kadar felaket karşısında Ordu’yu kim tanıyabilir ki? Kim? Bak burada ben bunlara katılıyorum. Dur, durak yok, haydi hep birlikte, büyük bir gönüllülükle Ordu’yu tanımamaya ne dersiniz? Ben varım, ya siz? Siz de varmısınız 5 yıl sonra, 10 yıl öncemize bir daha bakmaya…