Ordu büyük şehir belediye başkanlığına seçildiğin ilk gün, hayırlı olsun Enver Yılmaz diye bir yazıyı kaleme almıştım. Hüzün dolu olsak da güle güle demeyi kendime borç biliyorum.
Bana göre Ordu ilinin en önemli siyasi lideriydin. Ancak zaman geçtikçe hizmetlerinden daha çok, kibrinle anılmaya başladın. Size yazılarım ile ulaşmak istedim ama ulaşma imkanı bulamadım. Ya emir vermiştiniz ya da basın danışmanınız sizi bizlerden uzak tuttu. Kapınız biz muhalefet yazarlarına hep kapalıydı. Ben bunları problem yapmadım. Kafanızı odanızdan çıkartıp ta vatandaşı dinlemediniz. Kafanıza ve aklınıza ne estiyse onları yapmaya kalkıştınız. Sinirlendiğiniz de çok hırçın davrandınız.
Size kimse hırsız diyemez,
Çünkü siz paraya tenezzül edecek adam değilsiniz.
Sizin karakterinizi ve duygularınızı yakından takip ettiğim için biliyorum.
Bu gün hırsıza bile hırsız demek suçtur. Kaldı ki siz Ordu için karınca kaderince bir şeyler yapmaya çalıştınız. Biliyorum ki bu aşamada AK Partililerden ziyade CHP liler size daha çok destek aldınız.
Belde Evlerinin neden yapılmaya başladığını halen anlamış değilim. Eski CHP li vekille nasıl oldu da yollarınız kesişti gerçekten merak ediyorum. Yöre insanına o mahalde denize girmeyi yasaklayacak mıydınız.
Kamyon garajı alanını TOKİ’ye vermeniz de halk tarafından çok eleştirilmişti. O bölgeye insanların, yaşlıların ve özellikle çocukların oturabileceği güzel bir park düzenlemesi olsaydı iyi olmaz mıydı? Sahil kesiminin bu kadar hor kullanılması, doldurulması ve bir takım müteşebbislere işletmelerin satılması yada kiralanması gerekli miydi.
Şehrin göbeğinde ara sokaklar pislik ve çamurdan geçilmezken binaların cici cici boylanması ne kadar etikti.
Farkında mısınız bilmiyorum, Ordu yerel basını sizin başarılı çalışmalarınızı sayfalarına taşırken, yapamadıklarınızı hiç eleştiremediler. Nedenini hiç sorguladınız mı?
Büyük Şehir Belediyesini kurarken yüzlerce personel aldınız.. bunların özelliği nedir ki hep gizli kapaklı alımlar yaptınız. Vicdanınız gerçekten rahatmı.
Basın toplantısında, son 10 yıl da yerel gazetelerde en çok köşe yazısı yazan ben denizi gerçekten tanımadınız mı? Sorularıma neden yanıt vermediniz.
İlimizde görevli üst düzey bir müdür ile tartıştığınızda, o memurun burada misafir olduğu aklınıza gelmedi mi?
Çöp arabaları hakkında vatandaşın aklına bir takım sorular gelmiş araçların plakası neden 34 ve bu şirket kime ait. Aylık yıllık ücreti ne kadardı.
15 Temmuz hain darbe kalkışımın da, adını demokrasi meydanı koyduğunuz alan da bendenizi neden konuşturmadınız.
O sunucu arkadaşı da nereden bulduğunuzu gerçekten anlamadım. İlimizi gülünç durumlara düşürdüğünün farkına varamadınız mı?
İmar planlarında değişiklik yaptınız mı gibi soruları size özel röportajımda soracaktım ama bana bu izni vermediniz..
Bir belediye başkanı, seçilmiş bir insan seçimle gelmeli seçimle gitmelidir.
Ama herkes haddini bilmeli o na göre hareket etmelidir değil mi?
Ve diyorum ki: Güle güle SN Başkanım yolunuz açık olsun. Umarım bir gün sohbet etme imkanımız olur.