Muhalefetin olmadığı yerde siyasette olmaz. Yıllardır söylerim bu sözü. Zira bir şehirde, bir ülkede muhalefet olmazsa kimsede düzgün siyaset beklemesin. Siyasetin en yetkili mercii hükümetlerdir. Yani iktidar olan partidir.

Son günlerde alt yapı çalışmalarına muazzam tepkiler var. Üst yapı çalışmalarına olağanüstü tepkiler var. Trafik çilesinde de cinnet geçirenler arttıkça artıyor. Evet yaşadığımız şehirde yaşamanın bir bedeli var tabi ki.

Bugün ayağınız çamurdan, üstünüz başınız su sıçramalarından kurtulamayabilir. Bugün 5-10 dakikalık mesafelere 30-40 dakikalarda araçlarınızla gidebilirsiniz. Ama ya 3 yıl sonra veya 5 yıl sonra teşekkür kültürü aklımıza gelir mi? o zaman bilmiyorum.

Daha dün biten 7. Ordu Tanıtım Fuarına bile sosyal medyadan gırla tepki geldi. Aynı yüzlermiş, aynı standlarmış, aynı konuşmalarmış. Şimdi aynı yüzler tepkilerine gelince 15 yıllık iktidarın aynı yüzlerine kim oy verdi? Her iki kişiden biri hatta eleştirenlerin kendileri bile oy vermedi mi? Çok iyi biliyorum ki verdiler.

Aynı standlar eleştirilerine gelince yöresel ürünlerimizden tutun yiyeceklerimize varıncaya kadar hep aynıymış. Yahu kaç çeşit galdiriğin, peziğin, melocanın, sakarcan var Allah aşkına. Kaç çeşit yöresel kıyafetlerin var da, adamlar hepsinden birer tane numunelik götürmüşler. Neysen osun, yani olanı koymuşlar adamlar değil mi?

Konuşmalara gelince ne diyeceklerdi? Ne konuşmalarını bekliyordunuz adamların? El insaf eleştiriyle iftirayı birbirine karıştıranlara da el insaf yani.

Bakın ben burada neyi eleştiririm biliyor musunuz? Ülkemizin bu zor ve sıkıntılı günlerinde hükümet ekonomide çareler arayıp, tasarrufa giderken bizim protokolde de protokol mensuplarından çok protokolcülerin olmasını eleştiririm.

Fuzuli yapılan harcamaları, yüzlerce aracın yakıt masraflarını eleştiririm. Bir haftalık iş güç kaybının bedelli olarak ziyan edilmesini eleştiririm. Ben burada yine bu tanıtımın yetersiz ve neden amacına ulaşmadığını eleştiririm. Ordulu derneklerinde bu işi beceremediklerini söylerim.

Evet yaşadığımız şehirde yaşamanın bir bedeli var. Var ama bu bedel benim rızkıma, cebime, alın terime ve alacağım hizmete sebep oluyorsa vebalini de sebep olanlara yüklerim o zaman.