HÜSEYİN DENİZ

İSLAM VE MÜSLÜMANLIK!

29 Nisan 2025 Salı Saat: 09:46

İslam’ı kabul edip Müslüman olan kişi en başta İslam’ın emirlerini yerine getirmek kulluk yapmak zorundadır.

Yüce yaratan bizi kendi kontrolüne almış ve hem de, bizim kontrolümüze birçok nimetlerini vermiştir. 

Apaçık olarak görüyoruz ki; hiçbir şey boşuna yaratılmamış ve başıboş bırakılmamıştır.

İşte, biz insanların kontrolüne verilip sorumlu tutulduğumuz konulardan bir tanesi de, içinde yaşadığımız dünya ve dünyada tasarrufunda bulunduğumuz varlıklardır.

Gerek muhatap olduğumuz insanlar, gerek hayvanat âlemi, gerek canlı cansız birçok yaratık bizlere emanet ve faydalanmamız için Rabbimiz tarafından bahşedilen birer nimettirler.

İşte, bu nimetleri keşfedebilmek için gözümüzü iyi açıp çevremize çok iyi nazar etmeliyiz.

Allah’ın yarattığı nimetlerin iyi ve temiz olanlarıyla hayatımızı geçirmek bize ne kadar fayda verirse; kötü ve pis olan varlıklar bize bir o kadar zarar verecektir.

Hayatımızdaki helâl ve temiz varlıklar, dünya ve ahretimizi imar ederken; haram ve çirkin işler ahretteki nasibimizi azaltacaktır. 

İslâmi hayatı yaşamanın yoluna koyulacağız ve bu hayata götürecek yollar dostlar ve çevreler edinmeye çalışacağız. Aynı ölçüde bizi İslâm’ın güzelliklerinden uzaklaştıracak bir çevreyi de, menfaat limiti ne olursa olsun terketmeliyiz.

Bizlerin en büyük dostu yüce yaratandır ve buna kulluk etmenin onurunu gururunu taşımanı yolunda bir ömür sürmenin gayreti ve çabası içinde olmalıyız

Bu dünyanın sahibi ve Malik’i yüce yaratandır.

Ömrümüz yettiği kadar kalacağız ve aynen bir başkasına ait evde oturan kiracı gibiyiz.

Vakti saati geldiğinde, Allah’ın Kur’an-ı Kerim de buyurduğu gibi;”Her ümmet için belirli bir süre ve zamanı vardır; vakitleri dolunca ne bir saat gecikebilir ne de öne geçebilirler.(Hadit.34)

Dünya ya bel bağlayan tapıpta aldan bire gafiller!!!

>Gafil bel bağlama dünya malına, Malın mülkün paran pul olsun da gör.

Boşuna sevinme iyi halına, Hallerin bir garip hal olsun da gör.

Niceleri kondu göçtü bu handan, Geçersin canandan hemi de candan, Kimse kaçamadı o malum sondan, Davetin meçhule gel olsun da gör.

>Elbet bir hikâyen olacak hazin, Zebaniye döner bu cevval yüzün, Tutmazsa ellerin görmezse gözün, Şakıyan dillerin lâl olsun da gör.

>Kim bilir sonunda kim ne olacak, Kimler ağlayacak kimler gülecek, Bulunmaz ağzına bir su çalacak, Hele oğlun kızın el olsun da gör.

>Boşa çıkar marifetler hünerler, Görenler ki görmediğe dönerler, Hiç yenilmem’ sananı da yenerler, Hasmın haramzade kul olsun da gör.

>Ben’DENİZ savamadım gadamı, Torun beni bilmez ben se dedemi, Şu yalan dünyanın beniâdemi, Hele ahir ömrün yel olsun da gör.

>Bastığın topraklar altından kayıp gidecek.

Bu zevk sefan olsun bir ömür sürmeyecek 

En yakınların eğer cesedini kabre kadar götürecek

Yanlız Kabre girince o tahta aklını başına getirecek.