SAHTE DERVİŞLER

Saf, temiz bir halkız nihayetinde.

Aslında balık hafızalı bir milletiz.

Çabuk unutuyoruz olup biteni.

Çok çabuk inanıyor,

Hatta düşmanımıza sırtımızı dönecek kadar güveniyoruz.

Lakin saf görünüp aslen pek bir uyanık, anasının gözü olan,

Kuzu postuna bürünmüş kurtlar aramızda dolaşıyor.

***

Günlerden bir gün yaralı bir kuş Hz. Süleyman aleyhisselama gelerek, kanadını bir dervişin kırdığını söyler.

Hazreti Süleyman aleyhisselam dervişi hemen huzuruna çağırtır. Ve ona sorar; “Bu kuş senden şikâyetçi, neden kanadını kırdın?”

Derviş kendini savunur; “Sultanım, ben bu kuşu avlamak istedim. Önce kaçmadı, yanına kadar gittim, yine kaçmadı. Bende bana teslim olacağını düşünerek üzerine atladım. Tam yakalayacağım sırada kaçmaya çalıştı, o esnada kanadı kırıldı.”

Bunun üzerine Hz. Süleyman kuşa döner ve der ki;

“Bak, bu adam da haklı. Sen niye kaçmadın? O sana sinsice yaklaşmamış. Sen hakkını savunabilirdin. Şimdi kolum kanadım kırıldı diye şikâyet ediyorsun?”

Kuş kendini savunur. “Efendim ben onu derviş kıyafetinde gördüğüm için kaçmadım. Avcı olsaydı hemen kaçardım. Derviş olmuş birinden bana zarar gelmez, bunlar Allah’tan korkarlar diye düşündüm ve kaçmadım.”

Hazreti. Süleyman aleyhisselam bu savunmayı doğru bulur ve kısasın yerine getirilmesini ister.

“Kuş haklı, hemen dervişin kolunu kırın” diye emreder.

Kuş o anda; “Efendim, sakın öyle bir şey yaptırmayın” diyerek öne atılır.

“Neden” diye sorar Hazreti Süleyman. Kuş sebebini şöyle açıklar;

“Efendim, dervişin kolunu kırarsanız, kolu iyileşince yine aynı şeyi yapar… Siz en iyisi mi, bunun üzerindeki derviş hırkasını çıkartın… Çıkartın ki, benim gibi kuşlar bundan sonra aldanmasın.”

***

Bir durun önce, etrafınıza bakın.

Kiminle yürüyor,

Kiminle oturup kalkıyor,

Ve kiminle aynı sofrada yemek yiyorsunuz sorun kendi kendinize.

Derviş hırkası giymiş olanları bulup çıkarın ortaya.

İnsanlık adına çok değiştik, çok şey kaybettik ruhumuzda.

Bu zamanda kimin ne yapacağını/yapmayacağını tahmin edemiyoruz artık.

Kolunuz, kanadınız kırılmasın uyanık olun.

Çoğumuz derviş hırkası giyiyoruz çünkü…