15 Şubat 2024 Perşembe Saat: 12:17
Bir hoş seda bırakarak göçüp gidebiliriz bu fani dünyadan. Belki bolca şakşaklanan önemli biri değil, önemsiz, sıradan ama adam gibi adam..
İlle kelli ferli olmak, paralı ,zengin güçlü
olmak ya da dünyayı bir sözümüzle titretmek zorunda değiliz. Kimsenin yalakası, müridi, ya da mürşidi olmadan da var olabiliriz. Yani, kendimiz olabiliriz, yalnızca kendimiz… Kimseye minnet etmeden ve kimseden minnet beklemeden yolun sonuna erebiliriz.. Ve dünyada “önemsiz” ve “iyi” insanlar olarak hoş bir seda bırakabiliriz..
Bu “iyi” ve “önemsiz” insanlar elbette ki tarihin yaldızlı sayfalarında yer almazlar.. Ancak onlar toplum içinde diğer insanlara Sevgi, Barış, Kardeşlik, Güzellik ve Vicdani olmayı aşılarlar.. Bu “önemsiz,” “iyi” insanlar toplumdaki erdemi oluştururlar.. Ve onların üzerinde yükselir insanlığın kutlu büyük macerası.. Nice hüzünlü gönüllerde, onların sayesinde açar bu yaşamın gülleri, sümbülleri ve papatyaları...
Bu “önemsiz” ve “iyi” insanlar yaşatır Sevgiyi, Hakk’ı, Adaleti.. İnanın nice kendini ‘önemli ve büyük gören zat’ı muhteremde’ göremeyiz, onlardaki Sevgi, Saygı ve Merhametle dolu, vicdanlı hali.. ‘Dili, dini, rengi ne olursa olsun, iyiler iyidir’ diyerek, asırlar öncesinden özetlemiş bunu, büyük gönül eri Hünkar Hacı Bektaşi.
Arkadaşlar, Makam, Mevki, Kasa, Kese, Gençlik veya Güzelliğine güvenerek, benlik dağlarında gezen kötüler.. Unutmayın ki bu dünya kimseye kalmaz, çünkü geçici bir dünya fani bir dünyadır..Yani ,
Yaşadığımız zaman diliminde "iyi" bir insan kalarak Bir Hoş Seda bırakıp bu dünyadan göç etmek en güzel olandır...!