SEDAT AKKÖSE

ÜLKEMİZİN FENOMENLERİ DE AYNI ..!!

30 Kasım 2023 Perşembe Saat: 08:55

Sosyal medyada tanınır olmak, hakkında konuşur olmak, iyi - kötü yorum almak için binlerce hatta on binlerce insan rekabete girmiş durumda.

 

Kimisi faydalı bilgileri kullanıyor, kimi enteresan bilgiler sunuyor, kimi acayip bilgiler paylaşıyor, kimi spor, kimi kendi dünyasını sunuyor. Bazılarının ki çok normal ve böyle olmasında da bir sakınca yoktur.

 

Ancak ölmüş biri ile selfie çekmek, ameliyat elbisesi giymiş dedesi ile selfie çekmek, sakarlık numarası yaparak ilgi çekmek isteyenler de az değil. Buna malesef eğitimli eğitimsiz bir çok kişi dahildir.

Bir de dini, İslam'ı, Allah'ı, peygamberi, alimleri vb. kullanarak fenomen olmak isteyen insanlar çıktı.Fenomen olmak için dine, Allah'a, peygambere her türlü iftira atmaktan da çekinmiyorlar.

Uydurma hadisler paylaşarak, uydurma kerametler anlatarak, uydurma göz yaşları dökerek insanların ilgisini çekmeye çalışıyorlar.

 

Bir de Güzellik Merkezi adı altında mantar gibi biten yerler çoğalmaya başladı. Hemde kısa zaman içinde  her yer dolduğunda hafif huylanmıştım çünkü yaptıkları işler sokağa yansımıyordu bir türlü, halk geçim derdinde iken güzelleşmek estetik yaptırmak bu kadar da halkın umurunda olması beklemenez di ama tabii ki estetik yaptıran güzelleşmek   (o da kişiye göre değişir elbette)  anlayacağınız halk bu merkezlerin önünde sıraya girmiyordu yaptırmak için peki değirmenin suyu nereden geliyordu.

 

Ve bu merkezlerde bazı tiplerin görsellerde, fenotiplerde  sosyalmedyada tv lerde tuhaf tuhaf videoları röportajları çıkıyordu kendilerini zenginleşmiş zenginliğin en üst seviyesine çıkmış gösteriyorlar  hatta üstüne birbirine benzeyen deforme, popüler moda mağduru tuhaf tipler  aramızda dolaşmaya başlamıştı.

Maalesef devletimiz bu tip yerlere bu insanlara dur bakalım sen bu yerleri açıyorsun diploman varmı yeterli uzmanlığın varmı sonuçta insan hayatı ile ilgili yaptığınız iş demiyor du.

 

Mesela bir Eczacı veya  Liseden sonra 10-11 yıl tıp fakültesi ve uzmanlık okuyan cildiyeciye lazer uygulaması için denetime gelirler, ürün satmasına izin verilmez. Eczacılık fakültesinde teorikte ve pratikte kozmetik dersi gören, geçmesi en zor galenik ve kozmetoloji lab.larında pilül, tablet, supozituvar, ampul, krem, traş losyonu, ruj, kolonya yapmayı tek tek öğrenen eczacının eczanesini yılda 2 kez denetlerler ancak hiçbir eğitim almadan, birilerine heves edip güzellik merkezi açan çoğu cahil, eskorttan dönme tiplere her şey serbesttir. Bir de bunlar plastik cerrahların, dermatologların kullandığı aletleri satın alır, dolgu, peeling vb işlemleri yapar, her çeşit kozmetik ürünü satar. Eczanede steril şartlarda bile kulak delmek yasaktır. Kuyumcuda, kuaförde kulak delinir. Kimse neden, nasıl diye sormaz, böyle işletmeler hiçbir şekilde denetlenmezler.

 

Zaten bu memlekette işin ehli dövülür, haddini bilmeden uzmancılık oynayan cahil ise övülür, göğe çıkarılır, öyle değil mi?

Maalesef bu toplum böyle bir de

Mevzu mecazi anlamda “Güzellik” değil ki ,

Hani “Yap bi güzellik” ,” Bir güzellik yapayım abime, ablama” derler ya o anlamda değil yani, hani “Güzellik yap iyi bir miktar indir,bindir,gönder.” anlamında  iş yapan “Güzellik Merkezi” imiş bunlar.

Bu “Güzellik Merkezi ” sahibleri 25-26 yaşındaki görgüsüz yeni yetmeler para içinde yüzüyor paraya para demiyormuş

 

Sosyal medya sadece zamanımızı almadı. Ahlak, iffet, haya, çekinme, saygı, sevgi ne varsa aldı götürdü. Bunun yerine bencillik, beğenilme arzusu, iffetsizlik, çekinmemezlik, hayasızlık geldi. Yazık bu topluma Yazık bu gençlere örnek olarak aldıkları bu tiplere gerekli cezaları vermezsek gelen neslimizden bir şey beklemek saflık olur bir an önce devletimizin bu gibi yerleri denetleyip gerekli cezaları vermelidir.

Bu topluma da okumanın okuyup da liyakat sahibi olarak halkına hizmet edenleri özendirmeli ve o saygın meslek sahiplerini de saygı da sevgi de kusur etmemeliyiz...!