25 Kasım 2022 Cuma Saat: 09:39
Şair Cahit Külebi'nin Köy Öğretmenleri şiirini her okuyuşum da kırsalın nasıl ihanete uğradığı, cahil bırakıldığı ülkenin nasıl bir çıkmaza sokulduğu gelir aklıma.
Her gelen bakanın sistemi değiştiriyoruz diyerek 20 yılda gelinen acı tablo şamar gibi yüzümüze ha bire vurmaya devam eder
Ne yazık ki köylerin nasıl yalnız bırakıldığı nasıl cehalete teslim edildiği yeterince tartışılmaz.
İşte şairin o dizeleri.
***
Yurdumuz uçsuz bucaksız,
Gökte yıldız kadar köylerimiz var.
Ama uzak, ama harap, ama garipsi…
Alın benim gönlümden de o kadar.
Çemişkezek'te, Patnos'ta, Malazgirt'te doğanlar!
Malazgirt'e, Çemişkezek'e, Patnos'a gitmezseniz,
Çocuklarınız öksüz kalır, yetim kalır,
Köylere ışık iletmezseniz.
Dağlara, vadilere, ovalara
Tesbihler gibi saçılmış köyler,
Rüzgâra karşı bir bayrak,
Sevinçle türküsünü söyler.
Sevinçle türküsünü söyler
Bir idare lambası küçük, solgun.
En azından üç yüz pare dam
Umudu en azından üç yüz çocuğun.
Ve onlar saçları uzamış,
Çatlak ellerinde çıkınları,
Üç saat, dört saat ötelerden
Yorgundur, sessizdir akınları.
Ve onlar, yıldızlar gibi
Gözleri ışıl ışıl yananlar.
Oyuncak için değil, kâğıt, kalem
Kitap için gizlice ağlayanlar.
Çemişkezek'te, Patnos'ta, Malazgirt'te doğanlar,
Bütün bunları düşünmelisiniz.
Yüce ırmaklar gibi sessiz, sürekli
Kağnılarla, arabalarla, kamyonlarla
Akıp köylere gitmelisiniz!
Yurdumuza ışık iletmelisiniz...
Cahit KÜLEBİ