10 Ağustos 2022 Çarşamba Saat: 09:43
Ne yapsın bu vatandaş.
Mecburen borcunu harcını düşünerek, dallara asılmış, bahçeyi kurtarmaya çalışıyor.
Yağmur yağıyor bir yandan. Nem oranı yüksek, bunaltıyor hava.
İnatla toplanıyor fındık. Üç beş kuruş görsün cebi. Para kıymetli, bir yarayı sarmak, bir derde deva olmak var ucunda.
***
Uzun zamandan beri ortalıkta görünmeyenler orada burada çıkmaya başladılar karşımıza.
Özellikle fındık fiyatı açıklandıktan sonra bir başka oldu konuşmaları, yürüyüşleri, duruşları.
Zamanın daraldığının farkındalar. Sandık vatandaşın önüne ha geldi, ha gelmek üzere…
Yine seçilmek var ucunda.
Yine Ankara’ya,
Yine meclisin kapısından girmek var ucunda.
***
Adamın birisi aynı yıl iki kızını da evlendirmiş. Damatlarından biri çömlekçilik, diğeri de çiftçilik yapıyormuş.
Düğünden birkaç ay geçtikten sonra karısı; "Gidip kızları bir yokla bakalım, ne yapıyorlar, durumları nasıl" demiş.
Adam önce çömlekçi damadına gitmiş ve biraz sohbet ettikten sonra işlerini sormuş. Aldığı yanıt ilginçmiş:
"Bu yıl, bankadan da kredi kullanarak, çömlek işine büyük yatırım yaptım. Havalar ısınmaya başladığında, seri bir şekilde üretime girişeceğim. İnşallah havalar da iyi gider, yağmur falan yağmaz, hava hep güneşli olur, güneşte çömlekler kurur, ben de bu yıl iyi para kazanırım."
Adam, damadına moral verip, çiftçi olan diğer damadına gitmiş. Hal hatır sorduktan sonra, işleri hakkında da bilgi almak istemiş. O da; "Bu yıl borçlanıp bir de traktör aldım. Toprağı iyice sürüp, mahsulü ektim. Komşunun toprağını kiralayıp onu da ektim. İnşallah, bol yağmur yağar, ben de iyi bir ürün alır, çok iyi para kazanırım" demiş.
Adam eve döndüğünde, karısı kızların durumunu sormuş. O da şu yanıtı vermiş:
"Hanım, bu yıl kızlardan biri kesinlikle hapı yutacak ama hangisi onu bilmiyorum..."
***
Durum, çömlekçi hikâyesinde olduğu gibi yani.
Lakin ben kimin hapı yutacağını az çok tahmin eder gibiyim…