23 Haziran 2022 Perşembe Saat: 09:38
Kapalı toplumlar, eleştirilmeyen, sorgulamayan hesap vermeyen açık şeffaf olmayan her kurum, topluluk veya cemaatler en fazla hata yapanlardır. Hiçbir kurum, grup, topluluk, cemaat ve lider kendisini sorgulanamaz konumda görmemelidir. Eleştirinin olmadığı yerde düşünceler gelişmez, yenilikler olmaz ve bir daha ilerleme kaydedilemez. Eleştirinin olmadığı yerde gerçekler ortaya çıkmaz ve doğru bir yere varılamaz. Toplum olduğu yerde kalır. Bilgi çağında yaşadığımız bilgiye çabuk ulaşabildiğimiz dünyada bilgi üretemez duruma gelinir. Küreselleşen bu dünyada uluslararası arenada sesimizi çıkaramaz sözümüzü geçiremez durumda oluruz.
Eleştiri kültürü oluşmamış bireyler özgüveni zayıf içerisine kapalı hakkını arayamayan kişiliksiz bireyler insanlar olurlar. Başkalarının etkilerine çabuk girerler kendilerini ifade edemez başkalarının dediklerini yapar durumda olurlar. Hakim olan yönetimler kendilerini yapılan eleştirileri bir saldırı hakaret aşağılama ve itibarsızlaştırma olarak algılarlar ve cezalama yöntemine başvururlar.
Toplumsal değişim ve dönüşüm bir zihniyet değişiminin ve dönüşümünün bir ürünüdür. Eleştiri ve sorgulama kültürünü yakaladığımız zaman, toplumsal değişim ve dönüşümü de yakalamış oluruz. Farklı düşünceye sahip olanlara düşmanca davrananlar kendilerini dava adamı diye tanıtıp ve ortaya çıkarlar aslında dava adamı değil önce ADAM olmak gerektiğini de unutanlardır. İnsanların doğru bildiğini söylemesi ve kendi düşüncesinde olanları artırması asla kin nefret baskı zulüm olmamalıdır. Aksine sevgi, saygı, sabır ve hoşgörü olmalıdır.