30 Ekim 2021 Cumartesi
CAMİLER VE TUVALETLERİMİZ!!!
Altınordu ilçe merkezinde aktif halde vatandaşlara hizmet veren Camilerimiz ve bu camilerde her gün 16 saat darphane gibi para basan tuvaletlerimiz yatsı namazından sonra hemen kapanıveriyor. Vatandaş yatsıdan sonra ibadethanelerde bulunan tuvaletlere parasıyla dahi olsa maalesef giremiyor. Bu sorunu ben hemen her sene dile getirsem de çözüm resmen kocaman bir sıfır oluyor.
Birincisi, Cenab-ı Allah’ın evi diye adlandırdığımız Camilerimiz 24 saat açık tutulmak zorunda değil mi? Yatsı namazından sonra Camilerin girişinde ki kapalı alan vatandaşa açık bırakılır ve Cami girişi kapısı kapatılır diye biliyorum. Ama girişgah kesinlikle açık bırakılmalı diye biliyorum. Camilerde ibadet veya camilere olumsuz hava koşullarında sığınmak da mı zaman ayarlı? Bilene aşk olsun.
İkincisi, milletin abdestini alması, tazelemesi, hacedini gidermesi gibi hallerde mi zaman ayarlı? Tuvaletlerini ticarethaneye çevirdiğiniz cami tuvaletlerine yatsıdan sonra girebilene aşk olsun. Millet yatsıdan sonra hacedini de mi göremeyecek? Soruyorum size. Üstelik parasıyla da olsa tuvalet bulmak imkansızın imkansızı bu şehirde.
Akşamın dar vakitlerinde tuvalet bulamayan vatandaşlar, ya duvar diplerine yada iri arabaların gölgesine çöküveriyorlar. Bu mudur yani? Yatsıdan sonra tuvaletler sabaha kadar açık kalsa ne olur? Kıyamet mi kopar? Cami duvarına işetmek midir marifet? Soruyorum.
Buradan son kez Sayın Ordu Valisi Devlet babamız Tuncay Sonel’e, yetmedi şehrimizin hamisi, dedesi, abisi, Büyükşehir Belediyesi Başkanı Dr. Mehmet Hilmi Güler’e, yetmedi Altınordumuzun Altın abisi Başkan Aşkın Tören’e açık açık sesleniyorum. Bu rezalete biriniz son verin Allah aşkına, Kur’an Kitap aşkına son verin. İhaleyle verdiğiniz bu tuvaletleri zorunlu olarak 24 saat hizmete açık tutturun.
Bu sorun çözülünceye kadar bende bu yazıyı iki haftada bir güncelleyip önünüze servis etmeye devam edeceğim. Milletin hacedine de ipotek koymak neymiş anlamıyorum. Paranla dahi hacet gideremiyorsun. Bu ayıba lütfen ama lütfen bir son verin artık…