Ufuk ERSOY

PİS HERİF…

8 Şubat 2021 Pazartesi Saat: 09:58

Günlerden Pazar. Sokağa adım atamıyoruz. Sıkıntıdan patladık.

Küçük oğlumun odasının önünden geçerken, durup içeri baktım. Sinirli, ellerimi arkama bağlayıp, kaşlarımı hafif kaldırıp, kızgın bir ses tonuyla,  bizim ufaklığa sardım biraz.

“Tam 15 gündür bilgisayarın başından kalkmadın. Ders çalışmayı unuttun. Sabahtan akşama kadar İzmir’deki kankanla bilgisayar oyunu oynayıp duruyorsun. Ne zaman ders çalışmaya başlayacaksın?”

Ters ters baktı yüzüme. “Sen şimdi nereden çıktın be adam” dercesine bir ifadeyle, gayet sakin, hem oyununa devam etti, hem de cevap verdi bana.

“Zannettiğin gibi sürekli oyunda değilim bu bir. İkincisi zaman zaman derslerimi yapıyorum. Üçüncüsü çok az dersim kaldı. Dördüncüsü ders benim dersim, ne zaman yapacağımı ben biliyorum.” Dedi.

Dayısı kılıklı. Beklemediğim bir tepkiydi doğrusu. İçimden zamane veledi diye geçirmedim değil. Çocuk hiç ara vermeden bir iki üç dört diye sıraladı yüzüme karşı iyi mi?

Tırsmadım değil.

Kendimi topladım. Hiç çaktırmadan kuyruğu dik tutarak devam ettim.

“Ben onu bunu anlamam. Okulun açılmasına bir hafta kaldı. Kalan derslerini bir an evvel bitir. Yoksa bilgisayarına el koyarım, yüzünü göremezsin.” Dedim.

Derin bir sessizlik oldu. Durdu öylece. Yüzüme baka kaldı.

Benim kafamda kırk tilki. Üstelik kırkının da kuyruğu birbirine değmiyor.  Kalbim gülümsüyor. Etkili oldu diye düşündüm.

İçimden “Ya işte böyle susar kalırsın…”

Dönüp arkamı salona gitmek üzere adım attım. Ardımdan seslendi.

“Baba…”

Cüneyt Arkın’ın o karizmatik hareketlerinin tıpkısının aynısı geriye dönüp, yandan gözlerimi diktim üzerine.

“155’i aratma bana…”

Ne 155’i ülen. Ne diyor bu?

“Ararım 155’i. Babam bana işkence yapıyor, psikolojik baskı yapıyor diye şikâyet ederim seni. Uğraşma benimle başını belaya sokma.”dedi.

***

İşkence,

Şikâyet…

Baskı…

Bela…

Kayış koptu valla…

Sevineyim mi, üzüleyim mi bilmiyorum.

İstermisin bu çocuk bu kafayla bir de Boğaziçi Üniversitesi’ni kazansın.

Ez Cümle; Evinizde demokratik bir ortam yaratın ve çocuğunuzun fikirlerini açıklamasına izin verin. Çocuklar fikirlerini söyleyebilmesinin önemini ve gerektiğinde hakkını savunmanın gereğini anlatın.

Pis herif, kime çekti bu çocuk bilmiyorum.