22 Temmuz 2020 Çarşamba Saat: 09:49
Geçtiğimiz hafta içinde Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli geldi Ankara’dan. Başkentten birileri gelince hemen değişiyor memleketin havası. Hükümetin kocaman bakanı bu. Heyecanlanıyoruz ister istemez.
Ordu Kültür Sanat Merkezi'nde toplandılar.
Bolaman Havzası Rehabilitasyon ve Değerlendirme Toplantısı'na katıldı.
Ağzından çıkan cümlelere kilitlendi herkes.
Ve fındık konusuna girdi Bakan.
2020 yılı tahmini fındık rekoltesini açıkladı.
İlk kez,
Ordu’da.
Fındığın başkentinde.
“665 bin ton…”
***
Bakan Pakdemirli sordu. Bunun manası nedir?
Cevap: Geçen yıllara göre daha az fındığımız varmış.
Ardından bir öğretmen edasıyla ikinci soruyu sordu?
Bunun diğer anlamı nedir?
Cevap: Fındığımız daha değerli olacakmış.
***
Ordu'ya, Karadeniz uşaklarına özel selam göndermiş Sayın Cumhurbaşkanımız. İletti.
Ve aynen şunları söylemiş. “Hiç merak etmesinler, Karadenizli kardeşlerimin arkasındayız.”
Ha bir de; Toprak Mahsulleri Ofisi bu sene de devreye girecekmiş.
Bilindik, aşina konular yani.
***
Geldiği gibi gitti bakan.
“Selamsız Bandosu” gibi baka kaldık peşinden.
Lakin arkası toz duman.
Fındık kabuğunu doldurmayan konuşmasının ardından rekolte rakamlarının gerçeği yansıtmadığına dair tartışmaları bıraktı geride.
Açıkladığı bu rekolteyle, fındığın düşmesine sebep olacağından korkuluyor.
Rakamların üretici lehine olmadığı,
Hatta bu yılda fındıkta hüsran yaşanacağı fısıldanıyor sağda solda.
Vekili, Ziraat Odası Başkanı, fındık üreticisi, velhasıl vatandaş şaşkın.
Hiç kimse bir şey anlamamış olmalı ki; herkes birbirine soruyor.
“Şair burada ne demek istedi?”
***
665 bin ton…
Çok ağır bir rakam.
Altında kalanın vay haline.
Şimdiden açın ellerinizi,
“El Fatiha…”