3 Temmuz 2017 Pazartesi Saat: 11:54
Çok yeni ve birkaç gündür de ulusal basının gündeminde yer aldı ve almaya da devam ediyor. Şu eşine çocuğunun bezinde ki dışkı kurusunu yediren insanlık dışı mahlukattan bahsediyorum. Bir insana dışkı yedirmek, yedirmeye zorlamak nasıl bir his? Anlayamıyorum. Üstelik bu insan kendi iki çocuğunun annesine bunu hakla reva görebiliyor?
Bu insanlık dışı mahlukatın şimdi, bir yaşında ki çocuğu öldürüp, öldürdükten sonra da çocuğu pişirerek açlığa mahkum edilen annesine pilav ile etini servis eden, ayrıca 10 yaşında ki kız çocuğuna babasını bağlayarak ve babasının karşısında tecavüz eden ve diğer kız çocuklarını da kaçıran IŞİD’li den ne farkı var?
Bu insanlık dışı mahlukatın, beşikte ki bebeğe bile mermi sıkan, anasını, babasını, kardeşini kardeşine vurduran PKK’lıdan ne farkı var? Bu mahlukatın hayvanlara, çoluk çocuğa savunmasız ve kimsesiz, engelli, engelsiz insanlara tecavüz eden pisliklerden ne farkı var? Bu mahlukatın anası, babası, yakın akrabaları da o kadıncağızın yıllardır gördüğü işkencelere seyirci kalmaları da, sessiz kalmaları da, o pislik gibi aynı suçu ve günahı işlemiş olmuyorlar mı acaba?
Bu ülkede psikologların, sosyologların, toplum bilimcilerinin de hiç mi suçu yok derseniz elbette var derim. Maaş düzeni ile çalışanların mesai saatlerini doldurmaktan ve ay sonunda bankamatiklere yapışmaktan başka bir çabaları olmadığı için bu hallere geliyoruz.
Paralı akıl hocalığı yapan psikolog ve sosyologların ayrıca toplum bilimcilerin Maşallah kapılarına bile yanaşılamıyor. Ücretleri o kadar yüksek ki duysanız bozuk ruh haliniz daha da bozulur inanın. Günlerdir kanım donuyor. Her gün okuduğum bir vaka ile tüylerim diken diken oluyor. İnsanlık nereye gidiyor? Allah aşkına birisi bana bunu izah etsin.
Aile ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının, Milli Eğitim Bakanlığının, Sağlık Bakanlığının eğitim kurumlarında ve başka yerlerde yıllık yaptıkları çalışmalar görülüyor ki pek yeterli gelmiyor. Bu üç bakanlığa da çağrım ve önerim şudur ki, dokunun her insana dokunun, dinleyin, anlayın, anlamaya çalışın. İnsanlık nereye gidiyor sözümün ardından bakın toplum felakete sürükleniyor. Artık şiddet, tecavüz ve barbarlık haberlik duymak, görmek ve yaşamak istemiyor bu millet…