MANTAR TABANCASI.

Berkant DOĞAN2017-04-29 12:56:09


Köyde her çocuğun hayaliydi mantar tabancası..
Köy bakkalının camında simsiyah renkli tabancalar sıra sıra durur ,içimiz giderdi.
Çok az çocukta vardı tabancadan.
Nemli mantarlar satılırdı bakkallarda. Tabancamız olmadığı için beton üzerine dizer taşla patlatmaya çalışırdık. Tabanca gibi tat vermezdi.
Babam tabanca almamıza izin vermezdi.” Oğlum gözüzü, başızı çıkarırsınız sonra” diye..
Anam biraz daha gıyımsızdı. “Oğlum tabanca alda ahıra saklarsın baban görmesin” derdi.
Evin başlarından mantar sesleri geliyordu.
Tabanca sahibi olmuş komşu arkadaşlarım tabancayı bize doğrultur” vurim mi, vurim mi” diye alay ederlerdi.
Kafama koymuştum. Mantar tabancası sahibi olacaktım.Lakin mantar almak ucuz , tabancası pahalıydı.
Evimizin önündeki harmanda fındık çeçi seriliydi.
Samanlığın arkasından dolanarak ceplerimi doldurdum doğru bakkala gittim.Fındığı satıp tabanca alacaktım.
Bakkal Mehmet amca terazinin kefesini uzattı fındığı boşaltmaya başladım. Mehmet amca bir taraftanda fındığı dişiyle kırıyordu.
“Bu fındık yaş” dedi.
Bende harmandan aldığımı söyleyemedim. Başak yaptım dedim.
“Ne alacaksın parasıyla.. Lokummu” dedi.
“Yok” dedim.” Mantar tabancası”.
“Bununla olmazki” dedi. “Bunun parası tabancayı kurtarmaz”
Hayallerim suya düşmüştü.
“İyi o zaman lokum ver Mehmet amca” diyebildim.
Mehmet amca tozlu lokumların arasından bir parça tercüman gazetesine beş- altı tane lokum koyup verdi.
İçim buruk eve gelirken komşumun oğlu karşıma çıktı” vurimmi ha, vurimmi”.
Benim mantarım, lokumum hep oldu ama tabancam hiç olmadı..
Ve ben hiç kimseye “ vurimmi ha vurimmi” diyemedim..

Anasayfa