GÜVEN-İTİMAT VE SADAKAT

HÜSEYİN DENİZ2024-11-04 10:05:01

 İnsanlar arasındaki ilişki ve güvenin sekteye uğramasından dolayı hep söylenmiştir,sözünün eri ol diye..

Bu sözün söylenmesindeki ana unsur, verilen sözlerin tutulmaması ve insanların güvendiği insana tarafından kandırılması şoka uğratılması nedeniyle söylenmiş bir olsa gerek!

 Sözünün eri olmak, sözüne sadık olmak toplumsal huzurun ve adaletin temelidir. Toplumsal huzursuzluğun ana sebeplerinden birisi ve en önemlisi de insanların yaptığı sözleşme, anlaşma ve verdikleri sözlerde durmamalarıdır.

Dedik ya dost kalabilmek için mutlaka ve mutlaka karşılıklı güven ve itimat ve sadakat içinde olmalıdır.

Asla ve asla dostlar arasında yalan ve güvensizlik olmamalıdır. Eğer bir söz ve bir akit verilmişse bir konuda bir karara varılmışsa verilen o sözler yerine getirilmelidir

 Öl söz verme, Ucunda ölüm de olsa sözünden dönme..!

Konuyla alakalı olduğundan dolayı

Yaşanmış bir olayı sizlerle paylaşmak isterim.

Hepimizin bildiği ve benliğimize işleyen milli şairimizi

Mehmet Akif Ersoy'u bir dostu evine davet ediyor. Mesafe çok uzak, davet günü geldiğinde müthiş bir yağmur var ama Akif yine de davete icabet etmek gerektiği için gidiyor.

Kapıyı evin oğlu açıyor. Üstadı görünce şaşırıyor ve

 "Efendim babam bu havada geleceğinize ihtimal vermedi. Şu yakındaki kahveye gitti  Siz içeri geçin ben hemen çağırayım." Diyor!

Akif ;

"Zahmet etme evlat! Benim sözüme itimat etmeyen insanlarla dostluğum mevzu bahis olamaz!" Diyerek ordan ayrılıyor.!

Dostlar;Sözünüzün eri olun, asla verdiniz sözden de dönmeyiniz. Çünkü verilen sözler kim olursa olsun sorumluluk gerektirir, güvenirliliğinin artmasına sebep olur. Sözünün eri olmak, insanın insanlığın şeref belgesidir.

İtibar ve itimat, emniyet ve adalet bir kaybedilirse bir daha geri dönmez.

Yalan söz ve insan kandırmak toplumsal dürüstlüğü, ahde vefayı sözünün eri olma üstünlüğünü yok eder.

Resulullah ömür boyu hiç yalan konuşmamış,verdiği sözünden asla dönmemiş ve toplum tarafından o’na Muhammed’ün el- emin’denmiştir.

O Kur’an ‘ a göre yaşardı, ilhamı kur’andı.efendimiz “HUD suresi beni kocattı” demişti.Sebebine gelince Allah o’na “Emrolunduğun gibi doğru ol ayeti buyurmuştur. (Hud 112)

Kim olduğun önemli değil,ok gibi doğru ol, yay gibi eğri olma.

Kişinin,sözünün eri olması, sözünde durması, randevularına dikkat etmesi yüce erdemliktir, inceliktir, hassasiyettir. Aynı zamanda Allahın emridir.

Bunun Aksi ise ikiyüzlülüktür. Bunlara çok dikkat etmek, söz vermeden önce iyice düşünmek gerekir, öleceğini bilsen de sözünün eri olmayı, sözünde durmayı, sözleşmelere riayet etmeyi kesin bir hükümle emretmiştir.”“Ey iman eden müminler! Verdiğiniz sözlere riayet edin, yerine getiremeyeceğiniz sözü vermeyiniz. Asla verilen sözden dönmeyiniz ve mutlaka yerine getiriniz. Bu mecburi bir sorumluluktur. Mutlak verdiğiniz sözlerden hesap vereceksiniz.” (Hud Suresi 112. Maide 1, İsra 34. ayetler)

Peygamber (S.a.s) efendimiz!

“Unutmayınız, münafıkın alameti 3’tür.

1-)Yalan söyler, yalan konuşur.

2-Söz verir sözünde durmaz, sözünün eri olmaz, vaadini yerine getirmez.

3-Kendisine emanet edilene ihanet eder.”

İşte bunlar haza münafıktır, iki yüzlü kişilerdir. Allah katında yüzü kara, kul nazarında kötü damgadır.

Allah cümlemizi sözü özü bir olan, sözünün eri olan itibarlı kullarından eylesin. Amin.

Araştırmacı ve ilahiyatçı yazar Hüseyin DENİZ

Anasayfa