AİLE OLUŞUMU VE TEMEL PRENSİP VE YAKLAŞIMLARI

HÜSEYİN DENİZ2024-06-13 09:26:29

Aile birbirlerine kan bağı, yasal ve duygusal bağlarla bağlı kişilerden oluşan en küçük toplumsal birimdir. Modern toplumlarda aile evlilik yoluyla kurulur.

1- Evliliğin önemli bi sünnet olduğunu unutulmamalıdır. Hz. Peygamber’in sünneti olan evliliğin kuruluş ve idamesi de yineaynı anlayış çerçevesinde gerçekleştirilmesi gerekir. Nitekim Allah Resulü buyuruyor ki:“İmkân bulanlarınız evlensin; çünkü gözü ve iffeti en iyi koruyan evliliktir.”(Buhari, Nikah, 2-3) Sünnet olduğu vurgulanarak kurulan bu müessese, aynı anlayışile sürdürüldüğünde olası problemler de aynı bakış tarzı ile çözüme kavuşturulur.

2- Evlenmeyi kolaylaştırmak ancak “ciddiyeti” ihmal etmemek:

Kuşkusuz, evlenme ve evlendirmede kolaylık sağlamak esas olmaklabirlikte; bu kurumu ciddiye almak da dikkat edilmesi gereken önemli bir noktadır.Nikâhı hafife alıcı tavır ve davranışlar, yanlış bir takım sonuçları doğurur. “Kolaylaştırmak”ve “ciddiyetsizlik” birbiriyle iltibas ettirilmemesi gerekir. Kurumu laçkalaştırıcıyaklaşımlar, son derece yanlış ve tehlikelidir.

3- Evlilik kurumunu belirleyici ve tayin edici faktörü belirlemedesamimi olmak:

Evlenmeyi belirleyen faktörlerin “güzellik”, “zenginlik”,“soy-sop”ve “dini/ahlaki bütünlük” olduğu ve Hz. Peygamber’in özellikle sonuncusuna dikkatçekip tavsiye ettiği bilinen bir husustur. İşte bu önemli kurumun kurulmasını belirleyen faktör ya da faktörlerin sağlam belirlenmesi ve bu doğrultuda karar verilmesi esastır.

Söz gelimi, esas alınan temel faktörün “güzellik” ya da “zenginlik” gibi geçici ve maddi olması durumunda; bunların “ortadan kalkması” veya “zedelenmesi”,kurumu sarsacaktır. Çünkü “asıl” olan faktör “yok” olmuştur. Bu yüzden Allah Resulü“sağlam”, “sürekli” ve “etkin” faktöre dikkat çekmiştir.

4- Aile ortamını gönüllü bir eğitim platformuna dönüştürmek:

Aile kurumunda eğitici program seanslarının olması bireyleri birbirinebağlar. Ciddi meşguliyetler, kişileri ciddi seviyelere yükseltir. Bu seanslarınsosyal statü ve ihtiyaç durumuna göre belirlenmesi esas olmakla birlikte; ailedeihmal edilmemesi gereken en önemli eğitim seansı dine dair olanıdır. Özellikle çocuklarınyaş durumları göz önünde bulundurularak, Kur’an okuma, namaz kılma ve toplumsalsorumluluk bilinci kazandırma alıştırmaları, altı çizilmesi gerek önemli uğraşlardır.Hatta duruma göre; günlük/haftalık okuma seansları aile bireylerini kaynaştırmaadına yapılması gereken en önemli eğitim dilimleridir.

5- Ailedeki her bireyin fikir ve düşüncesine önem vermek:

Ailedeki her birey önemli olduğu gibi fikir ve düşüncesi de dikkatealınması gereken ehemmiyettedir. Başka bir deyimle “katılımcı” aile modeli kişilikgelişimini olumlu etkiler. Bu bakımdan belli periyotlarla karşılıklı saygı ve sevgiçerçevesinde özel gündemli “görüşme geceleri” düzenlemek ve bu platformda “herkese”söz hakkı vermek yapılması gereken önemli bir görevdir. Bu tavır, aile bireylerindebirlikte yaşama ve paylaşma alışkanlığını giderir.

6- Olabilecek anlaşmazlıkları “dışarıya taşırmadan” çözümlemek:

Her yerde olduğu gibi ailede de bir takım problemlerin meydana gelmesidoğaldır. Önemli olan bu sıkıntıları yerinde ve makamında çözmektir. Dış müdahaleler,genellikle problemi çözme yerine daha da girift hale getirir. Kaybedilen her şeyiyerinde aramak esas olduğuna göre; problemi de kendi karargâhında çözümlemek, temelilke olmalıdır.

7- Ailede karşılıklı sevgi ve saygı esastır:

Aile kurucularının ve diğer bireylerin karşılıklı sevgi, saygı veşefkatleri, birbirlerine verdikleri değerin göstergesidir. Bunların tek taraflıolması düşünülemez. Saygı bekleyenin sevgi ve şefkat dolu olması temel ilkedir.Şefkat ve muhabbet elbette ki, ihtiramın karşılığıdır.

8- Aile ortaklığı temel ilkedir:

Ailedeki her birey, “farklı” güç ve kabiliyetlerle donatılmıştır.Bu yüzden bu kurumun, bir tahakküm ve iktidar yarışı için bir müsabaka meydanı olmadığıbilinmelidir. Yani aile ortamı; herkesin, fıtratı doğrultusunda katkı sağladığıve beraber yönettiği bir yerdir. Müşterek yönetim ve katkı esastır. Elbette “işbölümü”çerçevesinde kimi bireyler, iç işlerde; kimi bireyler de dış işlerde görev alacakve yetki kargaşasına meydan vermeyecektir. Her bireyin bir noktada temayüz etmesison derece doğaldır. Bir kısmı daha güçlü bir fiziğe sahip iken, bir kısmı da şefkattezirvededir. Dolayısıyla, hiçbir özellik kendi sahibine her hangi bir ayrıcalık kazandırmaz.Her birey kendi alanında yetki sahibidir.

9- “Boşama” sözcüğünü şaka olarak dahi kullanmamak:

Boşama kelimesi aile sözlüğünden silinmeli ve bu kelimenin güzelimortamda kullanılması yasaklanmalıdır. Bu ifadenin olur/olmaz bahanelerle dile getirilmesi,zamanla onu normal hale getirir. Oysa boşama, bütün çözüm yollarının tükenmesi durumundabaşvurulması gereken son çaredir. Çünkü Allah’ın en sevmediği helal boşamadır. (EbuDavud, Talak, 3)

Fıtratları farklı ve yanlış karar sonucu birbirlerine mahkûm edilenbireylerin başvurabileceği bu sevimsiz helal elbette sevimsiz bir çözüm olarak varlığınısürdürecektir. Ancak bu, normal dışı ve sıra harici bir çözümsüzlük çözümüdür.

10- Taklit, teşvik ve ikaz gündemde olmalıdır:

Buradaki taklitten maksat, bireylerin birbirlerinde tespit ettikleri,güzellikler noktasında taklit olayıdır. Teşvik de bu güzelliklere çağrı niteliğinitaşır. İkaz da bu noktalardaki ihmallerde devreye girer. Ancak ikazlar için güzelifadelerin kullanılması da temel esastır. Aksi takdirde iyilik ve güzellik makesbulmada zorlanır. Her konuda olduğu gibi; bu konuda da Hz. Peygamber en güzel örnektir.

11- Çocuk yetiştirmede ortak sorumluluk:

Evin en güzel meyveleri olan çocukları, İslam’a ve insanlığa faydalıbireyler olarak yetiştirmek ebeveynin ortak sorumluluğudur. Bu da bu görev noktasındaher birisinin kendisini sorumlu hissetmesiyle aşılır. Karşılıklı tam destek olmadangüzel sonuç almak mümkün değildir.

12- Ev işlerinde paylaşım esastır:

Kuşkusuz, erkek ya da kadınların daha çok başarılı oldukları evişi alanlarının olması bilinen bir gerçektir. Bu yüzden her birey, kendi fıtratına uygun işleri yapma konusunda Hz. Peygamberi taklit etmesi beklenir. Hiçbir birey ev işi konusunda kendisini muaf ya da ayrıcalıklı görme yetkisine sahip değildir.Bu konuda tek taraflı ihaleden söz edilemez.

Evlilik bir akitleşme şeklidir, herkes buna sadık kalırsa evlilikler uzun süre devam eder.

 

Anasayfa