Geçtiğimiz cumâ günü yöremizin irfan değerlerinden bir âlim, fâzıl büyüğümüz göçtü bu dünyâdan. Cumartesi gün de, yapımında çok emeği geçen Ordu İmam-Hatip Lisesi avlusunda namazı kılınarak Arpaköy âile kabristanlığında toprağa verildi. Allâh CC rahmet eylesin.
***** 1928'DEN 2023'E... *****
Sözünü ettiğimiz şahıs, emekli vaizlerimizden; kısaca MURTAZOO HOCA diye bilinen Mehmet Hulûsî MURTAZAOĞLU Hoca.
Hocamız 1928 yılında Ordu Merkez ilçeye bağlı Arpaköy’de doğmuş olup hocalığın ötesinde âlim hüviyetinde bir şahıstı. Bu meyânda hayâtından ve yetişme sürecinden biraz bahsetmek gerekirse, hâfızlığa küçük yaşlarda başladığını söylemekle başlayabiliriz.
***** TOKAT, ŞUAYİP, EYMÜR *****
Daha sonra kısaca GACAROĞLU HOCA diye bilinen bölgenin meşhur hocalarından Tokat Medreselerinde yetişmiş Müderris Ahmet Efendi’den, hergün köyünden Şuayip'e Eymür üzerinden yürüme gidip gelerek 5 yıl boyunca günde 10 km'ye yakın yol teperek başta Arapça olmak üzere dînî ilimler tahsil etti.
***** ASKERLİK, VÂİZLİK, EMEKLİLİK... *****
Buradan icazet aldıktan sonra vatanî görevini yapmak üzere askere gitti. Askerlik dönüşü 1956’da Ordu Müftülüğünde başladığı vaizlik görevinden 1983 yılında emekliye ayrıldı.
***** O DA DEDESİ GİBİ *****
Murtazaoğlu Hoca da, hocası Müderris Ahmed Efendi gibi o günkü yasaklı ülke şartlarında, din eğitiminin kesintiye uğradığı 1960’lı sıkıntı yıllarında Arapça dersleri okuttu ve engellere rağmen birçok talebe yetiştirdi. Baskı ve tâkipler sıklaşınca bu eğitimlere ara vermek zorunda kaldı.
***** TRABZON'DAN ORDU'YA... *****
Murtazaoğulları bir kolları Trabzon taraflarında bulunan, bizim bildiğimiz mevcuttan daha geniş, köklü dindar ve ilim geleneği olan bir âiledir. Nitekim Mehmet Hoca'nın babası Mustafa dedemiz de ilim âşıklısı bir şahıstır. Geliniz görünüz ki, o, hocası vefat ettiği, ardından da medreseler kapandığı için ne hıfzını ne de diğer eğitimlerini tamamlayamamıştır.
***** MUSTAFA BABA, MÜFTÜOĞLU AMCA... *****
Bu tâlihsizlik, içinde bir ukde olarak kaldığından oğlunu hâfız yapıp okutmak ve hoca yapmakla kalmamış, tüm vatan evlatlarının bu güzellikten, Allâh'ın ilk emri olan "oku"maktan mahrum kalmaması adına Ordu’nun ileri gelen ilim-irfan sâhibi değerlerinden Osman Nuri Müftüoğlu Hoca ile gayretlerini birleştirip, ülke genelinde kimi yerlerde açılmasına müsâade edilen İmam-Hatip Okulunun Ordu'da da açılması için kolları sıvamışlar ve bunda muvaffak olmanın yaninda İmam Hatip Lisesi tatbikat Camii’nin yapılması konusunda da büyük emekler sarf etmişlerdir.
***** BİR YANDA GÖREV, BİR YANDA DERNEK *****
Mehmet Hulûsî Hoca da tüm bu safhalarda onlara yardımcıdır. Sözü edilen binâ bugün önünde koca bir avlu dolusu talebe ve vefâkâr dostlarının cenâze namazını kıldığı yerdir.
*** ÂLİMLER, ÂLEMLER, TOPLUMLAR... ***
Âlimlerden biri vefat ettiği zaman, hemen: “Mevtü’lâlim mevtü’lâlem=Âlimin ölümü âlemin ölümüdür.” deriz. Ancak o zaman hatırlarız bir âlimin bir âlem demek olduğunu. Esas olan, vefat eden âlim gitmeden önce onun kadr ü kıymetini bilmektir. İlminden istifâde etmektir.
*** ÂLİMLER ÖYLE KİMSELERDİR Kİ... ***
Âlimler öyle kimselerdir ki sadece bu dünyâda değil ahirette de istifade edilecek insanlardır çünkü.
*** ÜÇ ZÜMRE ŞEFAAT EDECEK... ***
Bakınız bir hadis-i şerifte ne buyurulmuş:
“Kıyamet gününde üç zümre şefaat edecek. Onlardan birincisi peygamberler, ikincisi âlimler, üçüncüsü de şehitlerdir.”[İbn Mace, Zühd, 37]
Âlimler her hâlükârda önemlidir. Çünkü onlar olursa ilim olur, din olur, ahlâk olur, medeniyet olur, adalet olur, huzur olur, kardeşlik olur.
*** ÂLİMLERİN CANI, CEMİYETLERİN RÛHU... ***
Sahih hadisde buyurulmuş: “Allah, kullardan ilmi çeker alır. Nasıl alır? Alimlerin ruhunu kabz etmekle. Öyle ki yeryüzünde hiçbir âlim kalmaz. İnsanlar başlarına cahillerden baş seçerler, onlar da bilmeden fetva verirler. Hem kendileri saparlar hem de kendilerine uyanları saptırırlar.”
[Buhari, Müslim, İbn Hanbel]
***** "PEYGÂMBERLERİN VÂRİSLERİ... *****
Hz. Muhammed (sav) efendimiz “Âlimler Peygamberlerin varisleridir”[ Buhari, İlim, 10] buyurmuş. Ama, hangi âlimler? İşte Mehmet hocamız gibi makamda-mevkide, parada-pulda, şanda-şöhrette gözleri olmayanlar. Onların gözü sadece ve sadece Allah’ın rızasındadır. Onlar, Allah ve Rasulüne, Kitap ve Sünnete uyarlı ve ayarlıdırlar.
***** ÂDETÂ CANLI SÜNNET... *****
Nitekim Mehmet hocamız bu anlamda canlı bir sünnet-i seniyye âdetâ. Dâimâ iyimser, ümitvâr, mütebessim, mültefit. Giyimiyle, yürüyüşü, takvâ adına hep önüne bakışıyla bir ahlâk ve edep timsâliydi. Tam bir hayâ örneğiydi.
***** KUR'AN'DAN BİR TÂRİF *****
Böyle âlimleri Kur'an'da Allah şöyle methediyor: “Kulları içinde Allah’tan hakkıyla korkan ancak alimlerdir.”[Fatır, 35/28]
Evet tam da öyleydi. Yürürken âdetâ aman bir günâha dûçâr olurum endîşesi ve titizliği içerisindeydi. Bunu fark etmemek mümkün değildi.
*** KİSVESİYLE HAKKI HATIRLATIRDI... ***
Bu yönüyle de canlı tebliğ ve irşâddı diyebiliriz.
Mehmet Hocamızda görüldüğü hâliyle, âhirette hesap korkusunu en çok taşıyan âlimlerdir. Onlar ya hakkı ve hayrı söylerler ya da hadisin tavsiyesi üzerine susarlar.[Buhârî, Edeb]
*** İLİM YOLU CENNET YOLU... ***
Yine; Rasulullah (sav) Efendimiz buyurmuş: “Kim ilim tahsili için bir yola girerse, Allah onun cennete gidecek yolunu kolaylaştırır.”[Müslim, Buhârî, Ebû Dâvud)
Yine buyurmuş: “Allah hangi kuluna hayır murad ederse onu dinde derinleştirir." [Buhârî, İlim]
***** FÂZIL, MUHLİS, İSMİYLE MÜSEMMÂ... ***
Mehmed Hulûsî MURTAZAOĞLU Hoca ismiyle müsemmâ olarak tüm bu vasıfları hâiz, ismini taşıdığı Efendimiz SAV in ahlâkını detaylarıyla yaşamaya çalışan ihlâslı, fâzıl bir âlim; ayrıca ilmiyle âmil, ahlâken kâmil örnek bir şahsiyetti.
Bu sözümüzü, okulumuzun ilk mezunlarından, daha sonra İstanbul Yüksek İslâm Enstitüsü’nü bitirip Uzunköprü, Bulancak, İzmit, Ümrâniye, Ordu Altaş Koleji dâhil bir çok okullarımızda öğretmenlik ve efsâne müdürlükler yapmış bizim neslin ağabeylerinden ve hocayı çok yakından tanıyan, şu an İstanbul Medipol Üniversitesinde fakülte sekreterliği yaparak eğitim hizmetine katkı vermeye devam eden Erol AKÇAY Hocamızın taziye mesajı merâmımızı, dolayısiyla meseleyi özetler niteliktedir:
***** ÖNCÜ İNSAN, MÜMTAZ ŞAHSİYET... *****
"Ordu İ H Lisesinin açılışında ve bugüne ulaşmasında Allah rızası için gayret içinde katkıları olan, o günden bu güne kadar İmam-Hatip Lisesi ile iç içe olan ve elini, gönlünü İHLisesi üzerinden çekmeyen, yanık sesi , yürekten hitabı ile Merkez orta Camiinden vaazları ile gönüllerde taht kuran, Bizim dönem Ordu İHLisesi mensuplarının kişilik ve şahsiyet geliştirmesinde örnek bir davranış sahibi olan Mümtaz şahsiyet, üstadımız, rehberimiz, Mürtezaoğlu hocama Allahtan rahmet , kardeşlerim Feridun, İdris ve Abdurrahman beylere ve onların şahsında tüm aile efradına sabırlar diliyorum." (Erol AKÇAY)
*** ÖNDEN GİDENLER, VEFÂ GÖSTERENLER... ***
Biz de, başta, babasının cenâze namazını da kıldıran ORİMDER Başkanımız Abdurrahman Bey olmak üzere cümle âile efrâdı ve yakınlarına, sevenlerine sabr-ı cemîller niyâz ediyor,
Allah hepimizi dinde derinleştirdiği ihlâslı kullardan ve bu noktada temâyüz etmiş büyüklerini soranlardan, bulanlardan, görenlerden, kadr u kıymetini bilenlerden, ölmeden önce ilimlerinden istifade edenlerden, öldükten sonra da unutmayıp vefâ göstererek, bu ilgi ve sevgiyle berâber topluca Efendimiz SAV in komşuluğunda buluşanlardan eylesin.
*** RAHLE OCAĞI'NDAN HAMD SANCAĞI'NA... ***
Hocamız daha çok yazılacaktır. Bizim de daha yazacaklarımız var. Bugünlük bu kadarla yetiniyor; ancak son olarak, her Şuayip Gacaroğlu kabir ziyâretinde yaptığımız gibi burada da aynı duygularımızı tekrarlıyor; Müderris Hoca'da birlikte ders okudukları babamı bir rahledaşı ve komşusu, din kardeşi olarak dâimâ ziyâretleriyle bir vefâ örneği de sergileyen Vâiz Mehmet hocamızla tüm medrese arkadaşlarının hep berâber, hocaları Müderris Ahmed Efendi öncülüğünde Efendimiz SAV in Livaul'hamd sancağı altında buluşmalarını lûtfetmesi, bizleri de onlara katması niyâzıyla Rabbimize yalvarıyor, son tahlilde cümleye sevgiler-saygılar, sevdikleriyle sonsuz mutluluk dileklerimizi sunuyoruz wes'selâm...