İKİ HOCADAN BİRİNİ SEÇ

ŞÜKÜR ÖZDEMİR2023-05-31 09:27:08

 

Otuz yılı geçti lanet olası sigaraya başlayalı. Gençliğimde farkına varamadım zararının. Kalbim teklemeye başladı, ciğerlerimden hırıltılar geliyor. Uyurken horluyor, yürürken nefesim duracak gibi oluyorum, yorulmaya başladım. Sağlığım eskisi gibi değil artık. Aaaah gençlik ah!...

Uzun yıllardır tanıdığım göğüs hastalıkları uzmanı profesör vardı. Randevu aldım ve ertesi gün sabahtan muayeneye gittim. İlk sıra benim olduğu için odasında bekledim. Yarım saat sonra yanında kendisi gibi beyaz önlüklü biriyle geldi. Hâl hatır sorarak yanındakinin hastane mescidinde görevli imam olduğunu söyleyip benimle tanıştırdı.

Kısa sohbetten sonra beni muayene masasına oturttu. Yüzündeki ifade birden ciddileşti, bakışlarını bana çevirip;

-          Bak arkadaş, ben profesörüm, bana herkes hoca der. Yanımdaki bu adamda imam, ona da herkes hoca der. Anlayacağın ikimizde hocayız sen birimizi seçeceksin. Beni seçersen sigarayı bırakacaksın, bende senin tedavini yaparım, zaman içinde ciğerlerin temizlenir, hayata sağlıklı devam edersin. Hayır, sigara içmeye devam edeceğim diyorsan bu hocayı tercih edeceksin. Tez zamanda yolcu olursun. Bu hocada seni yıkar, temizler son yolculuğuna uğurlar. Karar senin dostum… Cevabını bekliyorum, ona göre muayene edeceğim.

Şok oldum, zaman durdu dakikalar ilerlemiyor, dondum kaldım. Yıllardır içtiğim sigaranın hesabı çıktı karşıma. Tercihimi yapmam gerekiyor, o hoca veya bu hoca. Hoca haklı, üstelik ciddi ciddi soruyor. Hayatımın geri kalanı için önemli karar arifesindeyim. Kendime gelmeye çalışıyorum. Oturduğum muayene masasından ayağa kalkmak için bir hamle yaptım, dizlerimin bağı çözülmüş, kalkamadım.

Ne kadar zaman geçti bilmiyorum. Hocanın yani profesörün karşımda durduğunu gördüm. Yüzüne baktım benden cevap beklediği belliydi.

-          Hocam.

Seslendim ama sesim titrek ve zayıftı. Zaten hoca da duymamış gibiydi. Daha gür sesle yeniden seslendim.

-          Hocam, seni tercih ediyorum. Ne gerekiyorsa yapın. Sigarayı bırakıyorum, kararımı verdim.

Profesör dikkatle yüzüme bakmaya, beni gözüyle süzmeye başladı. Verdiğim kararda emin olup olmadığımı anlamaya çalışıyordu. Ben tekrar kendisine;

-          Evet hocam, sigarayı bıraktım artık. Seni ve sağlıklı yaşamayı tercih ediyorum. Bu zamana kadar kendime eziyet etmişim. Keşke hiç başlamasaydım, keşke, keşke daha önce bıraksaydım.

Hoca şimdi emindi benim kararımdan.

-          Öyleyse senin muayene ve tedavini yapalım.

İmam ise oturduğu koltuktan ayağa kalktı. Söylediklerimden memnun olduğunu belli eden yüz ifadesiyle gülümseyerek;

-          Hadi hayırlı olsun, geçte olsa doğru kararı verdin, inşallah sağlığına kavuşursun, ama hocamın söyleyeceklerine dikkat et!

-          Elbette, elbette dikkat edeceğim.

-          Müsaadenizle, senden bana iş çıkmayacak, başka kapıya gideyim bari.

Profesör iyice muayene ettikten sonra, akciğer röntgeni ve kan tahlillerinin yapılmasını istedi.

-          Bunları tamamla, sonuçları bir görelim, ne yapacağımıza ona göre karar veririz.

Onun kararının ne olacağını bilmem ama ben kararımı verdim, sigarayı bıraktım. Tahlilleri yaptırdım, sonuçlarını ertesi gün alacaktım.

-          Binlerce teşekkürler hocam. Allahaısmarladık, yarın görüşürüz.

Hastaneden çıkıp eve gitmek için hastane önündeki duraktan dolmuşa bindim. Araç yeni hareket etmişti ki, açık olan camdan hastanenin bahçesinde gördüğüm imama el sallayarak seslendim.

-          Hocam! Hocam! Allahaısmarladık. Şimdilik gidiyorum, son yolculukta görüşürüz!...

Anasayfa