ÇETİN İMTİHÂNLAR, SEVİLEN MİLLETLER, BÜYÜK MAZHARİYETLER...

NURİ KAHRAMAN2023-02-18 11:51:15

 

Öncelikle, geçen Mîraç Kandilimiz tekrar mübârek olsun. Rabbimiz bizleri fert, millet ve ümmet olarak başta namaz olmak üzere tüm emirlere riâyetle birlikte Mîracı yaşamak ve bu rûhu yaşatmak sûretiyle dünyâda da, âhirette de yücelenlerden, böylelikle, Yûnus'umuzun ifâdesiyle,

"YEDİ KAT GÖKLERİ SEYRÂN EYLEYEN

KÜRSÜNÜN ÜSTÜNDE CEVLÂN EYLEYEN

MÎRAÇ'TA ÜMMETİN HAKK'TAN DİLEYEN..."

Adı güzel, kendi güzel MUHAMMED"in komşuluğunda cümle sevdiklerimizle berâber buluşanlardan eylesin...

 

SICAK GÜNDEM, YAKICI HADÎS...

 

Dün bir konuyu araştırırken Dr. Murat KAYA'nın, KİTABIMIZ KUR’AN adlı eserinde karşılaştığımız şu Hadîs-i Şerîf sıcak gündeme dâir çok şeyler söylüyordu bize. Hemen o an paylaştık; işte siz de buyrun:

 

ALLÂH CC BİR KAVMİ SEVDİĞİNDE...

 

"Büyük mükâfâtlar büyük imtihanlarla olur.  Allâh bir kavmi sevdiğinde onları imtihanlara tâbî tutar. Kim râzı olur sabrederse  rızâsını kazanır. Kim de kızarsa gazâbına uğrar." TİRMİZÎ

 

ŞUURLU HAYÂT,  ŞİİRLİ KANAT...

 

Millet olarak inşâllâh bizler sevilen o kavimlerdeniz diye temennî ettikten sonra İbrâhim DÖNMEZ'in Paylaşımı olan bir şiirle duygularımızı kanatlandırıyoruz:

 

FÂNÎ ENDÂM, BÂKÎ ENCÂM!

 

Ey câhil aldanma endâmına fânî cihândır bu

Kendi âşikâr, âteşi gizli külhândır bu

İnsâfı terk eyleme makâm-ı imtihândır bu

Gelen gideni görmez iki kapılı hândır bu...

 

TEK YÜREK, ÇOK İDRÂK!

 

Şimdi de, son TEK YÜREK organizasyonunda ve ondan önceki ve sürüp devam eden ve de edecek olan fiilî ekip, konvoy ve aynî, nakdî yardım ve fedâkârlıklardan etkilenerek yazıp paylaştığımız kendi dörtlüğümüzde sıra:

-----  İ  D  R    K  -----                      Kanı milletten olmayan;

Bu milleti anlayamaz!

Dîni ümmetten olmayan;

Bu milleti anlayamaz!...

 

DOLU YAŞA, BOŞ GİTME...

 

Hepimiz öleceğiz, topraktan geldik toprağa girecek ve de Rabbimize gideceğiz. Lâkin, bunun da çok güzel olanları var. Allâh CC cümlemize dolu dolu gitmeyi nasip eylesin. Âmin.

 

BOŞ DÜNYÂ, DOLU İRTİHÂL!

 

İşte bu depremde imrendiren bir irtihâli,

Mehmet Emin DÜVENCİ Gökçe Celâl'den iktibasla paylaşmış:

-Yaşar Alpaslan Hocam, Kahramanmaraş'ın hafızasıydı, ayaklı kütüphanesi idi.. --Kahramanmaraş'ın dini, sosyal ve kültürel yapısı ile  tarihte iz bırakan ilim ve gönül ehlini onun ortaya ortaya çıkardığı ve şahsıma hediye ettiği eserler ile tanıdım..Onun sayesinde maraşla ilgili onlarca kitap okudum.

--Depremde ebedî âleme irtihal eden Hocamıza Yüce Mevlam rahmetiyle muamele eylesin, mekanı cennet olsun...

 

ALLÂHÜ EKBER; BU NE CÜCELİK?!

 

Ne mutlu gidiş, ne güzel ölüm dedikten sonra Erkam KORKMAZ'ın, Allahu Ekber denmesinden rahatsız olanlara ithâfen Necip Fâzıl Üstâdımızdan paylaştığı beyte geçiyoruz:

 

GELDİ ÖLÜMLÜ YALAN, GİTTİ ÖLÜMSÜZ GERÇEK;

SİZ HAYAT SÜREN LEŞLER, SİZİ KİM DİRİLTECEK?

 

Gelelim, en az şiir kadar vecîz bir paylaşıma:

 

KENDİN DE SANA EMÂNET!

 

"Bu dünyâda hiçbir şeyin sâhibi değilsin. Unutma ki kendine bile emânetsin!"

(Kudret ALKAN)

 

AKIN ÖNCÜL'E MADALYA...

 

Alaaddin DURALİ'nin çok yerinde bir teklîfi:

"Kahramanmaraş'ta yaptığı inşaatların hiçbiri hasar almayan ve dimdik ayakta duran, "Her şeyi kuralına uygun yaptım" diyen genç müteahhid Akın Öncül'e madalya takmak lâzım.

Teşekkürler ve tebrikler Akın Öncül!"

Çok yerinde bir değerlendirme. Rabbimiz sayılarını artırsın.

 

YEDİ KAT GÖKLER, BİLİNMEZ YERLER...

 

Sıra Kerim ARAL'ın paylaştığı şiirde. Her zaman olduğu, dünkü Mîraç kandilinde de bolca terennüm edildiği,  hep de edileceği gibi, özellikle şu sıralar bu şiiriyle Yûnus hepimize iyi gelir diye düşünüyoruz. Çünkü bizi  bu atmosferden alıp götürerek yeryüzünün altı, üstü derken  depremzedelerimizin mâverâsı dâhil dünyânın ve evrenin tüm katmanlarında dolaştırıp şöyle lâhûtî bir seyerânla berâber nefesler aldırır, gönlümüzü tâzeler, kendimizi buldurur diyoruz... İşte şiir:

 

BİZ DÜNYÂDAN GİDER OLDUK...

 

Biz dünyadan gider olduk, kalanlara selam olsun,

Bizim için hayır dua kılanlara selam olsun.

 

Ecel büke belimizi, söyletmeye dilimizi,

Hasta iken halimizi soranlara selam olsun.

 

Tenim ortaya açıla yakasız gömlek biçile,

Bizi bir arı vech ile yuyanlara selam olsun.

 

Azrail alır canımız, kurur damarda kanımız,

Yayılacak kefenimiz, saranlara selam olsun.

 

Gider olduk dostumuza, eremedik kasdımıza,

Namaz için üstümüze duranlara selam olsun.

 

Sözdür söylenir araya, kimse döymez bu yaraya,

İletip bizi mezara koyanlara selam olsun.

 

Aşık odur Hakk'ı seve, Hak derdine kıla deva,

Bizim için hayır dua, kılanlara selam olsun.

 

Dünyaya gelenler gider, asla gelmez yola gider,

Bizim halimizden haber soranlara selam olsun.

 

Aşık Yunus söyler sözü, kan yaş ile doldu gözü,

Bilmeyen ne bilsin bizi, bilenlere selam olsun.

(Yunus EMRE)

 

BİZE NE YAPSIN ÖLÜM? YÂNİ!

 

Ve son olarak, Erdem BEYAZIT'tan iktibasla;

"Ölüm bize ne uzak, bize ne yakın ölüm;

Ölümsüzlüğü tattık; bize ne yapsın ölüm?"diye son arayla berâber Üstâdla bağlayalım inşâllâh:

 

ÖLECEĞİZ; MÜJDELER OLSUN, MÜJDELER OLSUN

ÖLÜMÜ DE ÖLDÜREN RABBE SECDELER OLSUN...

 

Değerli dostlar; Yüce Mevlâ'mızın bu ikrarla hayat sürüp bu îmanla huzûruna gelmeyi, sevdiklerimizle berâber Efendimiz SAV in komşuluğunda buluşmayı hepimize lûtfetmesi niyâzıyla cümleye gönülden sevgiler-saygılar wes'selâm...

 

Anasayfa