Çocuklar kime neyi söyleyeceğini bilmeden herkese her şeyi söyleyebilirler. Çocukların Dini, İnancı, Kini, Nefreti, Yalanı, Dolanı, Riyakarlığı ve Vicdanları yoktur. Onlar büyüyerek, büyüklere ve özellikle de Anne Babalara bakarak, Eğitimden, Gelenekten, Görenekten, Okuldan, Bilimden öğrenerek vicdanlarını kazanırlar, iyiyi, kötüyü, doğruyu ve yanlışı seçebilirler..
Büyükler, anne ve babalar için bir ‘Çocuk sahibi olmak’ ne denli güzel ve mutluluk verici bir şeydir. Bu konuda söylenebilecek çok söz vardır.. Çocuk sevgidir, çocuk umuttur, çocuk gelecektir. Ve çocuk ‘Dev bir ağacın, küçük bir tohumda gizlendiği gibi’ küçücük bedendeki, koca bir çınardır…
Çocuklar kendisine oyuncak verenler mutlu olsun diye, bir araç olarak kullanılıp da,Allah'ın yarattığı bir Kulun, Şeyhin, Şıh'ın, şunun ya da bunun elini, eteğini öpüp biat ederek 'Cennet Vizesi' alma hayalinin bir şirk işareti olduğuna ancak büyüyüp de, Vicdan ve Bilgi sahibi olunca karar verebilirler..
Din ve iman edebiyatıyla mangalda kül bırakmayan ve ‘Allah'ınindirdiği Yüce Din’ yerine, kendi kirli kişisel çıkarları uğruna Mısır’lıDin Alimi İbn’i Teymiye’nindeyimiyle ‘Uydurulmuş Bir Din' yoluyla çocukları saf, temiz ve masum bir insan olarak değil de, nesne olarak gören Dinbaz, Yobaz ve Dini-Dar beyler… Mal, Mülk, Güç, Üstünlük, Makam ya da Mevki uğruna, çocukların gelecekteki Aydınlık Dünyalarına kıymayın, kıymayın efendiler..