Dur yolcu! Bilmeden gelip bastığın
Bu toprak, bir devrin battığı yerdir.
Eğil de kulak ver, bu sessiz yığın
Bir vatan kalbinin attığı yerdir.
Çanakkale Savaşı veya Çanakkale Muharebeleri, I. Dünya Savaşı sırasında 1915–1916 yılları arasında Gelibolu yarım adası 'nda Osmanlı İmparatorluğu ile İtilaf Devletleri arasında yapılan deniz ve kara muharebeleridir. İtilaf Devletleri; Osmanlı İmparatorluğu'nun başkenti İstanbul'u alarak İstanbul ve Çanakkale boğazlarının kontrolünü ele geçirmek, Rusya'yla güvenli bir erzak tedarik ve askeri ikmal yolu açmak, başkent İstanbul′u zapt etmek suretiyle Almanya′nın müttefiklerinden birini savaş dışı bırakarak İttifak Devletlerini zayıflatmak amaçları ile ilk hedef olarak Çanakkale Boğazı'nı seçmişlerdir. Ancak saldırıları başarısız olmuş ve geri çekilmek zorunda kalmışlardır. Kara ve deniz savaşı sonucunda iki taraf da çok ağır kayıplar vermiştir. Çanakkale tıpkı, Bedir, Uhud ve Hendek gibi, Malazgirt gibi, Kurtuluş Savaşımız gibi bir ruhun eseridir. Bu ruhu özellikle birçok sıkıntılardan geçtiğimiz şu günde yeniden hayatımıza aktarmaya ihtiyacımız vardır. Yüce Ecdadımızın bütün savaşlara başlarken ifade ettiği önemli bir söz, İslam Dininin vermiş olduğu manevi duygular ile, geçmişten getirdiğimiz kültürümüzün özümsenerek birleştirilmesi neticesinde ortaya çıkan bir söz: “Ölürsem şehit, kalırsam Gazi” Bu söz Müslüman Milletimiz ile ne kadar özdeşleşmiştir. Bu duygulara sahip olmaktan bizlerde şeref duyuyoruz. Yüce Ecdadımızın vatanının düşmana terk etmediği gibi bizlerde aynı şekilde vatanımızı çiğnetmeyeceğimizi şerefle ifade ediyoruz. Üstat Merhum Mehmet Akif Ersoy Çanakkale Şehitlerine atfettiği şiirinde ne güzel ifade etmektedir.
Vurulup tertemiz alnından, uzanmış yatıyor,
Bir hilal uğruna, ya Rab, ne güneşler batıyor!
Ey, bu topraklar için toprağa düşmüş, asker!
Gökten ecdad inerek öpse o pak alnı değer.
Ne büyüksün ki, kanın kurtarıyor Tevhid’i...
Bedr’in aslanları ancak, bu kadar şanlı idi.
Sana dar gelmeyecek makber’i kimler kazsın?
“Gömelim gel seni tarihe”desem, sığmazsın.
Tarihe gömülmeyen aslanların mücadelesidir Çanakkale. Tıpkı Bedir gibi. Bedir bir varoluş-yok oluş mücadelesidir. Bedir az olanların çok olanlar galebe çalacağının ispatıdır. Bedir mühimmatsız olanların donanımlı olanlara karşı zaferidir. Bedir İnsanların azmi Yaratanında desteği olduğu müddetçe zafer elde edilebileceğinin göstergesidir. İşte Çanakkale'de Bedir gibi. Çanakkale'de bir varoluş-yok oluş mücadelesi verilmiş, mühimmat eksikliğinin başarısızlığa götürmeyeceği anlaşılmış, birlik ve beraberlik içerisinde mücadele edilir ve Yüce Allah'tan destek gelirse aşılmaz dağların aşılacağı anlaşılmış, azların çoklara karşı zafer elde edebileceği bir daha ispatlanmıştır.
Zaferin 107 yıl dönümünde Aziz şehitlerimizi bir kez daha minnetle şükranla anıyorum.