GELİN BİR İLKE İMZA ATALIM!

Şafak DELİÇAKAR2021-06-07 07:54:50

BİLİNÇİLİ ÇEVRE KORUYUCULAR

Rahmetli anamın meşhur bir lafı vardır. Derdi ki; “Vücudunu her an ölebileceğini düşünerek temiz tut, evini de her an misafir gelebilecek şekilde temiz tut. Rahat nefes almak istiyorsan o zaman çevreni de temiz tut” Mekanı Cennet olsun. Ne kadar doğru bir söz değil mi?

Tanımda bütün canlıların varlıkları etkileyen dış etkenlerin tümüne çevre deniyormuş. Çevrenin geleceğimiz için çok çok önemli olduğunu her seferinde dile getiririz. Çevremizi temiz tutmazsak, gelecek neslin bu durumdan fazlasıyla etkileneceğine ardından da nesiller ve kaynakların süratle tükeneceğine vurgu yapsak da günümüzde temizlik konusunda hala kaygılarım sürüyor.

İnsanın kendisine olan saygısı ile başlar toplum bilinci ve sorumluluk duygusu. Yaşamsal alanların korunması, doğaya ve yeşilliğe sahip çıkılması ve çevre temizliğinin önemi tüm insanlığın sorumluluğunda değil midir?

Yaşadığımız çevrenin temizliği bütün canlılar açısından çok önemlidir. Zararlı ve bilinçsiz artıklar doğanın dengesini bozmakta hatta bütün canlıların hayatlarını tehlikeye atmaktadır. İşte bu noktada toplumca çevre temizliği konusunda çok bilinçli olduğumuz söylenemez. Bu yüzden ülkemizde çevre için süratle bilinçli koruyucu kültürünü geliştirmeliyiz.

Çevre temizliği önemlidir çünkü temiz çevrede daha az bulaşıcı hastalık olur. Çevre temizliği önemlidir çünkü çevrede daha fazla mutlu çocuklar yaşar. Çevre temizliği önemlidir çünkü temiz toplumda toplumun bireyleri birbirleriyle daha etkileşimde olurlar. Çevre temizliği önemlidir çünkü temiz çevrede bireyler daha mutlu ve sağlıklı olurlar.

Bu yüzden çevre temizliği insanlık sürecinin en önemli konularından biri olmalıdır. Sadece yaşadığın zamanı değil geleceği de düşünerek hareket etmeliyiz. İnsanların bilinçsizce attığı atıklar yüzünden doğanın dengesi bozulmasını engellemek yine duyarlı olmamız gereken biz insanların görevidir.

Hatta bu atıklar canlıların hayatını tehlikeye atmakta kalmazlar aynı zamanda kendi ırkı olan insanoğullarında zarar verir. Bana göre çevre temizliği sadece kişisel bir sorun değil, hepimizin ortak sorunu ve sorumluluğu altında olmalıdır.

Çevre kirliliği küresel ısınmaya da neden olan en önemli faktördür.  Artan nüfus yoğunluğu ve yanlış enerji tercihi ve tüketimi nedeni ile bitki örtüsü zarar görerek bütün canlıların neslini tükenme riskine taşıyor. Bu sebeple çevre kirliliği engellenmeli ve tüm bütün canlılar adına doğanın ekolojisini korumaya ve temiz tutmaya çalışmalıyız.

Sonuç itibarıyla temizlik konusunda bizde bir laf vardır. Evini temiz tutmayan, sokağını da temiz tutmazmış derler. Sokağını temiz tutmayan şehrini de temiz tutmamış olur. Yani demem o ki, insan temizliğe önce kendinden başlamalıdır. Şimdi soruyorum! Peki biz ne kadar temiziz? Ordu ne kadar temiz? Sahillerimiz, yaylalarımız, şelalelerimiz, derelerimiz, ırmak ve nehirlerimiz kısacası yaşamsal bütün alanlarımız ne kadar temiz?

Buradan birilerine veya bir yerlere laf sokma gayretinde değilim. Gelin, Ordu’da bir ilke imza atalım. Ne mi yapalım! Ordu’da bilinçli çevre koruyucu adayları ve kurumlarını çoğaltıp, yaygınlaştıralım. Bunun için öncü bir kurum seçelim ve gönüllü çevre koruyucularını artıralım. Bunlara eğitim projeleri hazırlayarak çevre koruma kültürünü de çözmüş olarak, Türkiye’ye ve dünyaya örnek olalım. Ben varım ve hazırım. Ya siz?

 

Anasayfa