KEMİK YALAYICILARI…

Berkant DOĞAN2018-03-13 07:04:40

Osmanlıda çok sayıda jurnalci vardı.
Halkın arasında dolaşır, onarlın konuşmalarını dinler, yaptıklarını takip eder sonrada vezire yada padişaha jurnallerlerdi.
Padişahına yaranmak için onun attığı kemiği yalamak için bayağı köpekleşirlerdi.
Hatta pek çoğu saray efradınca maaşa başlanmışlardı.
Osmanlıda oğlunu babaya, kardeşi dayıya, kızı anaya jurnallemek gayet normaldi ve iyide kazancı vardı.
Osmanlı saltanatına heveslenen ordu büyükşehir belediyesi mensupları geçinebilmenin yolu jurnalde bulmuş gibiler.
Yola çıktıkları tüm arkadaşlarını sattılar.
Çayını içtikleri, yemeğini yedikleri tüm dostlarını sattılar.
Hatta kendi partililerini sattılar.
Sırf kralın attığı kemikleri yalamak adına satılan beyinler..
Başkan Yılmaz’ın güçlü oluşunun başında kendi halkını jurnalleyen bir ekibinin olması galiba
Oysa her yerde başkan gücünü halkın takdirinden ve halkın sempatisinden alır. Kimki bir başkasını ispiyon ediyorsa kendisine önce o tepki verir..
Orduda tam tersi.
Ordu tarihi elbet bir gün bu jurnalin tarihini yazacak.
Bu kemik yalayıcıları yazacak.
Bu kentte arkadaşlarını, dostlarını gammazlayıp para kazanmak bir iş sektörü haline gelmiş…

 

Anasayfa