NİYE SÖYLEMEDİN DEMEYİN..

İnsan aktif siyaset yapacaksa siyaseti iyi bilmesi lazım
Siyasi konjoktörü iyi izlemesi lazım.
Dünyadaki gelişmeleri an an takip etmesi lazım.
Özellikle kendi yaşadığı yörenin sorunları adına geçmişte iki çift kelam etmesi sorunları ortaya koyması lazım.
Kendi insanlarının duygularına tercüman olması onların ekmeğine sahip çıkması lazım.
Aktif siyeset öncesi kimlerle ilişkileri vardı, neelr yaptı hangi garibanın sırtını giydirdi, hangi fakir çocuğun defterini kalemini aldı bunları yaşaması lazım.
Adam iyimiş, dürüstmüş, kimseye zararı yokmuş. Ordu yemez bunları.
İcraata bakar ordulu..
Geçmişe bakar.
İyi adsam olmak yetmiyor siyasette.. becerikli adam olacaksın. Toplum adamı olacaksın. Bulunduğun sınıftan başka sınıflara geçiş yapacaksın.
Geçmisinde siyasi zigzag çizmeyeceksin. Siyasi bir duruşun olacak.
Siyasette ortaya çıktığında geçmişinle sorgulanmayacaksın..
Heleki yeni ve iddialı bir jargonu temsil etmeyi üstleniyorsanız kendinize dönüp bakacaksınız..
Bu tüm partiler için geçerlidir.
Unutmamak lazımdırki savurmayan rüzgarlar gelip geçicidir. Boş rüzgarlarda yelken tam açılmazmış.
Kimileri boş rüzgarlarda hemen yelkene davrandılar.
Özellikle Orduda hala yanlış yapılan bir siyasi argüman var.
Kimileri dürüstmüş , hocaymış, hacıymış, imamhatip mezunuymuş propagandasıyla başkan seçiyorlar. Sanki orta camiye imam seçiyorlar.
Yeni bir parti yapılanması için gayret edenler var. Onlarda tabiî ki sevdikleri partinin en iyi şekilde oluşmasını isteyeceklerdir.
Ama bence yanlış yerden başlanmıştır ve bu süreç çokta fazla sürmeyecektir. Sürsede beklenilen verim alınamayacaktır..
Ben uyarayım..
Sonra niye söylemedin demeyin.