ÇOCUKLAR HELAL EKMEĞİN KOKUSUYLA UYUSUNLAR.

Bu kentte dürütçe yaşamana bile izin vermiyorlar. Bu kentte helal lokma kazanmana müsaade etmiyorlar. Bu kentte tarafsız, adam olmana engel oluyorlar. Ya onlardan olacaksın, yada yok olacaksın. Bir siyasetin çakallığı içinde yer almak, siyasi çakallara yem olmak istemiyoruz. Biz bu ülkenin, bu kentin bu insanların barış içinde , sevgi, saygı içinde yaşamasını istiyoruz. Ekmeğimizi alınterimizle kazanmak sofralarımıza haram lokmalar sokmak istemiyoruz. Ve bizi zorluyorsunuz. Ve bizleri anlamıyorsunuz. Ve bizleri girdiğiniz siyaset çamuruna bulaştırmak istiyorsunuz. Biz her zaman şunu söylüyoruz. Bizim için kişilerin partisi, purtisi, siyaseti önemli değil. Bu ülkeye hizmet eden, bu kentte bir çivi çakan kim olursa olsun başımızın tacıdır. Bu ölümlü dünyada kimseleri kırmak, yermek istemedik biz. Biz istedikki kardeşçe yaşayalım, saygıyla yaşayalım. Bölüşelim, dayanışalım, elele verelim ve bu ülkenin dibine dinamit koyanları hep birlikte içimizden söküp atalım. Ama bakıyoruz yaşadığımız bu kentte öylesine çirkinlikler, öylesine kirlilikler, kahpelikler yaşanıyorki bazen acaba bunlar bizim kardeşlerimiz değilmi diye düşünüyor insan. Aynı fındığın kokusundayız hepimiz. Aynı elma ağacının gölgesindeyiz. Bu toprakların, bu acılı toprakların nimetleriyle okumuşuz, askerlik yapmışız. Gelin değiştirelim yapılarımızı, kaarkterlerimizi. Bir tek Ordu var. Bir tek Ordulu var. Bitsin bu kaos bu karmaşa. Siyasetin kahpe çarkları arasında figüran olmayı bırakıp bu ülkenin bu kentin sevgi dolu birer bireyleri olalım. Bırakında sofralarımızda çocuklarımız helal ekmeğin kokusuyla uyusunlar.