HAFTANIN RÖPORTAJI:

Ordu Devlet Hastanesi Yerleşkesi içerisine hükümet tarafından yapılması planlanan 450 yataklı hastanenin ihalesinin Sağlık Bakanlığı tarafından iptal edilmesi nedeniyle Ordulular, hastanenin yapılıp yapılmayacağı hususunda endişelerini dile getirdiler.

Gazetemiz editörü Şafak Deliçakar’ın yaptığı haftanın röportajında vatandaşlar ihalesi iptal edilen hastane hakkında Ordu’nun sağlık turizmine de sekte vurulması yönünde ki kaygılarını ortaya koydular. Deliçakar’ın gerçekleştirdiği röportaj şu şekilde kaydedildi:

Şafak DELİÇAKAR:  1987 yılında ana binasıyla hizmete giren, 2003 yılında ek binanın tamamlanmasıyla birlikte halen hizmet veren 500 yataklı Ordu Devlet Hastanesi’ne yapılacak olan 450 yataklı tam donanımlı modern hastanenin ihalesi iptal edildi.

Sağlık hizmetleri ve sağlık turizminin gelişmesi noktasında bu konuda ki düşünceleriniz nelerdir?

Serhan Alihan KESKİN (Serbest Meslek): Ordu’da bir kere devlet hastaneleri, Eğitim Araştırma Hastanesinin yanı sıra özel hastanelerde sağlık hizmetlerinde kalitenin biraz yükseldiğine tanık olmaktayız. Bazen devlet hastanesi acil servisi, röntgen ve kan alma ünitelerinde teknik aksamalar olsa da geçmişe bakıldığında biraz mesafe kaydedildiğini görüyoruz. Hastaneler ve doktorlar arasında ki rekabette zaman zaman aksaklıklara neden oluyor. Bir diğer hususta randevu sistemlerinde biraz daha seri ve pratik olunması gerekir diye düşünüyorum.

450 yataklı hastanenin ihalesinin iptal edilmesi bana göre hastanenin yapılmayacağı anlamına gelmez. Ancak neden iptal edildiği, ne zaman ve nasıl yapılacağı sorularının cevaplarını ilgili hastane yöneticileri ile konuyla alakalı açıklama yapan AK Parti Ordu Milletvekilleri bir an önce vermelidirler. Bu hastane projesi ile Ordu sağlık turizminde de Orta ve Karadeniz’de adından söz ettiren bir il konumuna gelecekti. Bununla birlikte sağlık turizmi de hareketlenecekti. O yüzden ilgili milletvekilleri sağlık bakanlığından konunun üzerine giderek aldıkları bilgileri de kamuoyu ile paylaşmaları daha doğru olur diye düşünüyorum.

Adil AKBULUT (Şoför): Sağlık yatırımları konusunda son yılların en büyük projesiydi. Hükümet yetkilileri son iki dönemde de bu proje üzerinde epeyce bir vaatte bulundular. Ancak ansızın ihalenin iptal edildiğini yazılı ve görsel basından duyunca bizlerde vatandaşlar olarak şoka girdik. Milletvekillerimizde, hastane yetkilileri de çıkıp bu konuda hiçbir şey demediler. Acaba ihale sürecinde ters giden bir şeyler mi oldu? Acaba başka türden yeni bir hastanemi yapılacak? Acaba bakanlık sunulan projeyi beğenmedi veya eksik mi gördü? Bir sürü acaba ile karşı karşıya kaldık.

Ben işin hem üniversite hastanesi gibi bir konumda olması bir de dediğiniz gibi her geciken zaman diliminde sağlık turizminin sekteye uğraması yönünde kaygı duyuyorum. Çünkü Ordu için önemli bir yatrım ve önemli bir hizmet olacaktı. Bu konuda geç kalınmadan sağlıklı bir açıklama yapılırsa çok daha iyi olur kanaatindeyim.

Efe KORKMAZ (Emekli): 450 yataklı bir hastanede önemli bir istihdam ve önemli bir gelirin göz ardı edilemeyeceğini düşünüyorum. Her ne kadar Sağlık Bakanlığı bu ihaleyi iptal etmiş olsa da mutlaka geçerli bir gerekçeleri vardır. İyimser düşünmek istiyoruz. Eğer aksi durum söz konusu ise bu Ordu için büyük bir kayıp olur, yazık olur diyorum.

Ordu’da bu hastanenin varlığı artık şart olmuştur. Mevcut devlet hastanelerinin fiziki yeterlilikleri ve durumları zaten ortada. Oysa sağlıkta kaliteli hizmet yenilendikçe mümkün olabilir. Aksi halde kaliteli hizmetten söz etmek pek doğru olmaz.

Bakın turizmin her ayağından faydalanmaya çalışıyoruz. Bu sağlık turizmi içinde önemli bir kayıp olmaz mı? Buna hem bakanlığın hem de ilimiz milletvekillerinin mutlaka hassasiyet ve duyarlılık göstereceğine inanmak istiyoruz.

Kumru HOŞOĞLU (Ev Hanımı) : İnsan hayatının en önemli ayağı sağlıktan geçiyor. Sağlık ve eğitim alanlarında zaman zaman ilerlemeler kaydedildiğini bizlerde gazeteniz üzerinden takip etmeye çalışıyoruz. Ben aslen Gülyalılı olduğum için köyümden ve ilçemden gelen hastaların geçmiş yıllarda çektikleri sıkıntıları çok iyi biliyorum. Şimdi hizmetler eskisinden biraz daha iyi olsa da önemli bir yatak kapasitesi olan bu hastanenin bir an önce ilimize kazandırılması gerektiğinden yanayım.

Böylece Mesudiye’den Gülyalı’ya, Aybastı’dan Fatsa’ya kadar mevcut hastane ile birlikte yaklaşık 950 yataklı bir hastanede hizmet alımına kavuşmuş olacaklardı. Nüfusumuzun önemli bir bölümü bu açığı azda olsa kapatmış olurdu. Hala başka illere giden hastalarımız var. Bu da gelir bakımından paramızın başka illere kayması anlamına geliyor. Oysa biz sağlık ve eğitim alanlarında acilen kendi kendine yeten bir olmak zorundayız.

İhalenin neden iptal edildiği konusunda tam bir fikrim yok ancak ilgili Bakanlığın ve milletvekillerimizin sanırım bu konuda mantıklı birer açıklaması olacaktır.

Sağlık Turizmine gelince az öncede söyledim. Biz hala dışarıya hasta sevk eden bir il durumundayız. Bundan bir an önce kurtulup hasta kabulü alan bir il olmalıyız. Böylece hem istihdam alanında, hem gelir noktasında hem de sağlık turizminde biraz mesafe kazanmış oluruz diye düşünüyorum.